Soğuk ve Yağışlı Havalar Geliyor

Türkiye, gelecek hafta soğuk ve yağışlı havanın etkisine girecek. Yurdun kuzeybatı, iç ve doğu kesimlerinde, çarşamba ve perşembe günleri karla karışık yağmur ve kar görülecek.

Türkiye'nin, gelecek hafta soğuk ve yağışlı havanın etkisine gireceği bildirildi.

Meteoroloji Genel Müdürlüğünden yapılan yazılı açıklamaya göre, yüksek basınç sisteminin etkisi altında yağışsız bir dönem geçiren Türkiye, 27 Kasım Pazar günü öğle saatlerinden sonra batı kesimlerden başlayarak Orta Akdeniz üzerinden gelen yağışlı havanın etkisine girecek.

Yurdun 29 Kasım Salı günü, kuzeybatı kesimlerinden başlayarak, Balkanlar üzerinden gelen soğuk havanın etkisinde kalması bekleniyor.

Soğuk havayla birlikte, özellikle 30 Kasım Çarşamba ve 1 Aralık Perşembe günleri yurdun kuzeybatı, iç ve doğu kesimlerinde karla karışık yağmur ve kar şeklinde yağışların görüleceği tahmin ediliyor.

Hava sıcaklıklarının salı günü yurdun kuzeybatısından başlayarak zamanla iç ve batı kesimlerde hissedilir derecede azalarak mevsim normallerinin altına ineceği öngörülüyor.

Salı günü kar yağışı başlıyor

Meteorolojik tahminlere göre yarın, yurtta yağış beklenmezken, kuzey kesimler parçalı bulutlu, diğer yerler ise az bulutlu ve açık geçecek.

Pazar günü batı kesimler parçalı çok bulutlu, öğle saatlerinden sonra Marmara'nın batısı ve kıyı Ege yağmur ve sağanak yağışlı olacak. Yağışların, Çanakkale ile Balıkesir'in batı ilçelerinde kuvvetli olması bekleniyor.

Pazartesi günü, yurdun batısında görülecek sağanak ve gök gürültülü sağanak yağmur şeklindeki yağışlar, kuzey ve kıyı Ege ile Marmara'da yerel olarak kuvvetli olacak. Rüzgar, batı kesimlerde güney yönlerden kuvvetli ve yer yer fırtına şeklinde esecek.

Salı günü, iç ve batı bölgelerde görülecek yağışlar, kuzeybatı kesimlerde zamanla karla karışık yağmur ve kar şekline dönüşecek. Rüzgarın, Marmara ve Kuzey Ege'de kuzey, iç ve güney kesimlerde güney yönlerden kuvvetli eseceği tahmin ediliyor.

Çarşamba ve perşembe günleri ise kuzeybatı, iç ve doğu kesimlerde karla karışık yağmur ve kar yağışları görülecek.

Hissedilir derecede sıcaklık azalmasının sebep olabileceği olumsuzluklara karşı vatandaşların dikkatli ve tedbirli olması, meteorolojik tahmin ve uyarıları takip etmesi gerektiği kaydedildi.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.