Sağ ve Sol Omuzlardaki Meleklerin İsimleri ve Görevleri Nelerdir?

Sağ ve sol omuzlarımızda bulanan meleklerin isimleri ve görevleri nelerdir? Sağ tarafta ve sol tarafta hangi melek bulunur? Sevap ve günahları yazan meleklere ne denir? Koruyucu meleklerin görevleri nelerdir kısaca?

Sağ ve sol omuzlarımızda bulanan meleklerin isimleri ve görevleri...

KİRAMEN KATİBİN MELEKLERİNİN GÖREVLERİ

Kirâmen kâtibin; iki melek olup, biri insanın sağında, diğeri solunda bulunur. Sağdaki melek, iyi iş ve davranışları, soldaki ise kötü iş ve davranışları tespit etmek ve yazmakla görevlidir. Bu melekler, kıyamet günü hesap sırasında yapılan işlere şahitlik de edeceklerdir. Kur’an’da bu melekler hakkında şöyle buyrulur:

“İnsan hiçbir söz söylemez ki, yanında gözetleyen yazmaya hazır bir melek bulunmasın.” (Kâf Sûresi, 17- 18)

“Şunu iyi bilin ki üzerinizde bekçiler (koruyucular), değerli yazıcılar vardır. Onlar, yapmakta olduklarınızı bilirler.” (İnfîtâr Sûresi, 10-12 Ayrıca bk. Zuhruf Sûresi, 80)

  • Rakib ve Atid Melekleri (Kiramen Katibin Meleklerinin Adı)

Alimlerin ifade ettiğine göre, ayette yer alan “rakîb” kelimesi gözetici; “atîd” ise daima (insanın yanında) hazır bulunan melek demektir. (bk. Zemahşeri, Maverdi, Beğavî, Semarkandi, Kurtubî, ilgili ayetin tefsiri)

  • Koruyucu meleklerin görevleri

Bu melekler aynı zamanda insanları çeşitli tehlikelerden korumakla da görevli oldukları için bunlara “Hafaza melekleri/Koruyucu melekler” de denir.

Ayet-i kerimede buyrulur:

“(Allah), sizin üzerinize koruyucu (melekler) gönderir.” (En’am Sûresi, 61)

KİRAMEN KATİBİN MELEKLERİNİN ÖZELLİKLERİ

Allah, amellerini yazmakla vazifelendirilmiş oldukları kullara şahitlik edecekleri için, yazdıkları defterlerin önemine dikkat çekerek, bu şerefli meleklerin dört özelliğini belirtmektedir:

1. Kirâmen kâtibin melekleri müvekkel oldukları kulun iyi ve kötü bütün amellerini hıfz ederler, unutmazlar. Çünkü unutmakla bir işe dair hüküm sabit olmaz.

2. Bu melekler kerîmdirler. Yani şerefli, doğru ve âdildirler. Çünkü hâin, şerefsiz ve yalancının şehadetiyle hüküm sabit olmaz.

3. Kâtiptirler. Kulların bütün işlerini yazarlar. Zira, insanın ömrünün başlangıcından sonuna kadar bütün işlerini ezberleyip bilmek mümkün olsa bile, bunları yazmakta daha fazla bir sağlamlık vardır. Yazı ile bir şeye dair şüphe ortadan kalkar ve ilim sağlamlaşır.

4. Kulların işlerini bilerek yazarlar. Bir işi resim ve yazı ile zaptetmek ilim değildir. İlimde şuurlu olarak idrak etmek şarttır. Şahitlik, şuurlu olarak bilmekle câiz olur. Kirâmen Kâtibîn kıyamet gününde şahitlik ederlerken, kulların yaptıklarını ve bunlara dair ne yazdıklarını gayet iyi bilirler.

Bazı âlimler, Kirâmen Kâtibin meleklerinin şu hadiste bildirilen melekler olduğunu söylemişlerdir:

“Gece bir takım melekler, gündüz bir takım melekler size gelirler. Bunlar, sabah ve ikindi namazlarında bir araya gelip buluşurlar. Sonra sizinle kalmış bu meleklerden yukarıya çıkanlara, Rableri -onların hallerini en iyi bilen olduğu halde- kullarımı ne halde bıraktınız, diye sorar. Onlar da namaz kılarlarken bıraktık; namaz kılarlarken kendilerine gittik, derler.” (Buhârî, Mevakid, 16; Bed’ül-Hakk, 6; Müslim Mesacid 210; Ahmed b. Hanbel, II, 257, 486; Nesâf, Salât, 21)

İslam ve İhsan

DÖRT BÜYÜK MELEK VE GÖREVLERİ

Dört Büyük Melek ve Görevleri

MELEKLER HAKKINDA HER ŞEY

Melekler Hakkında Her Şey

MELEKLERE İMAN NEDİR?

Meleklere İman Nedir?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

  • insanın sağ tarafındaki meleğin adı nedir bilen var mı ?

    Allah bizi bu salgından bu alemetlerden korusun
    "AMİN"

    Havas ilminde 4 melek nedir

    allahım bizleri meleksiz bırakmasın

    çoğğ güzellll

    • ALLAH HİDAYET NASİP ETSİN PİSLİK HERİF

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.