Ramazan’da Metabolizmayı Canlandırmanın Yolları

Ramazan’da kilo almamak ve metabolizmayı canlandırmak için öneriler.

Ramazan’da uzun açlık süreleri nedeniyle metabolizma hızı yavaşlar ve besinlerden alınan enerjinin yağ olarak depolanması kolaylaşır. Uzun süre açlık yaşadıktan sonra iftarla beraber ani yenen yemekler hızla kan şekerini yükseltir ve insülin salınımını artırır. Artan insülin ise vücut yağ depolarının artmasına sebep olur. Daha sonra kan şekeri yine düşer. Bu döngü metabolizmamızın yavaşlamasına ve kilo alımının kolaylaşmasına neden olur. İşte Ramazan’da zayıflamanın ve metabolizmayı hızlandırmanın 15 yolu.

PİLAV YERİNE KARABUĞDAY

Ramazan’da iftar yemeklerinizin yanında pilav ya da makarna yerine karabuğday tüketin. Karabuğday kilo vermek isteyenler için, tokluk sağlaması, mideyi geç terk etmesi ve kan şekerini dengeli seviyede tutması sebebiyle faydalıdır. Zayıflama diyetlerinde yağ oranı düşük olduğu için kullanılabilir. Ayrıca vitamin mineral yönünden çok zengindir.

YEMEKLERE TUZ YERİNE KARABİBER EKLEYİN

İftarda yemeklerinize tuz yerine taze öğütülmüş karabiber ekleyin. Taze öğütülmüş karabiber yağ hücrelerinin hacminin küçülmesini sağlar ve bu da zayıflamanıza yardım eder.

İÇTİĞİNİZ SUYA KABUK TARÇIN KOYUN

Ramazan’da iftardan sahura kadar içtiğiniz suya kabuk tarçın koyun. Bu hem daha uzun süre tok kalmanızı hem de kan şekerini dengelemenizi sağlar.

SALATANIZA ELMA SİRKESİ EKLEYİN

İftarda çorbadan sonra ana yemeğe geçmeden önce mutlaka salata yiyin. Salatanıza elma sirkesi ekleyerek yağ yakımınıza destek olabilirsiniz. Elma sirkesi, kan şekeri dalgalanmasını önleyerek açlık krizine girme riskini düşürür, tokluk hissini artırır ve zayıflamaya yardımcı olur.

PİDEYİ GÜN AŞIRI TÜKETİN

Yüksek glisemik indeksli dediğimiz besinler kan şekerinizi hızla yükseltip hızla düşürür. Ramazan’da sıklıkla tüketilen pide bu besinlere örnek olarak gösterilebilir. Ramazan’da her akşam pide tüketmemeye özen gösterin.

İFTARDA HIZLI YEMEKTEN KAÇININ

Ramazan’da uzun süre açlık sonrası ağır yemekler yemek vücudunuza yük bindirir ve birçok hastalığa sebep olabilir. Bu yüzden orucunuzu su ile açtıktan sonra önce hafif bir çorba için ve ardından 5 dakika bekleyin. Hızlı yemek yemek kilo aldırır. Bu nedenle ana yemeğe geçtiğinizde de lokmalarınızı iyice çiğnedikten sonra yutarak beyninize tokluk sinyalleri gitmesini sağlayın.

MUTLAKA ÇORBA İÇİN

İftara mutlaka çorba içerek başlayın. Ramazan’da ana yemeğe aniden geçiş yapmak kan şekerinizin çok hızlı yükselmesine sebep olabilir. Ayrıca iftara çorba ile başlamanız tokluk hissinizi artırarak alacağınız kaloriyi ortalama 250 kalori azaltır.

PİŞİRME YÖNTEMLERİNE DİKKAT EDİN

Kızartma ve kavurma gibi sağlıksız pişirme yöntemlerinden uzak durun. Kilo almaya da neden olan bu pişirme yöntemi Ramazan’da çok daha zararlı olur. Bu nedenle haşlama, fırında veya ızgarada pişirme gibi sağlıklı pişirme yöntemlerini tercih edin.

YAĞ EKLEMEYİN

Et, tavuk ya da balık pişirirken ayrıca yağ eklemeyin. Zaten içerilerinde bizim gözle göremediğimiz hayvansal yağlar mevcut. Sebze yemeklerini pişirirken yağı en son ekleyin ve 1 kilo sebze yemeğine 2 yemek kaşığı sıvı yağ kullanın.

HAMUR İŞİ VE ŞEKERLİ BESİNLERDEN KAÇININ

Basit şeker tüketiminden (şeker, bal, reçel gibi) uzak durun ve tam tahıllı ekmekleri tercih edin. Bu şekilde kan şekerinizi dengeleyerek insülin salınımınızı artırmamış olursunuz. Artan insülin vücut yağ depolarının artmasına ve kilo alımına sebep olur. Ramazan’da şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlıları tercih edin. Sütlü tatlılar içerdikleri süt proteini sayesinde şerbetli tatlılar kadar kan şekerinizde ani değişimlere sebep olmaz.

HER GÜN YÜRÜYÜN

Gün boyunca aç kaldınız ve metabolizmanız yavaşladı. Metabolizmanızı hızlandırmak için iftardan 1 saat sonra en az 20 dakikalık yürüyüşler yapın. Ramazan’da yavaşlayan metabolizmayı hızlandırmanın en iyi yollarından biri fiziksel aktivite, özellikle de tempolu yürüyüş.

DIŞARIDA TÜKETECEĞİNİZ SALATAYA DİKKAT!

İftara davetliyseniz ya da iftarınızı dışarıda açacaksanız salata siparişi verirken dikkat edin. Çünkü salatanın içerisindeki gizli soslar ile fark etmeden bol kalori almış olursunuz. Bu nedenle salatanın zeytinyağı, limon ve sirkeden oluşmasına, başka bir sos bulunmamasına özen gösterin.

İFTARDAN SONRA BİR FİNCAN YEŞİL ÇAY İÇİN

Ana öğünlerden sonra içilen bir fincan yeşil çay yemekle aldığınız karbonhidratların emilimini yavaşlatır. Bu sayede yağ depolanmasını azaltır ve metabolizmanızı hızlandırır. Yeşil çayınızın içine 1 dilim limon ve kabuk tarçın koyarak hem demir emilimini engellememiş hem de tatlı krizlerinizin önüne geçmiş olursunuz.

SAHURA MUTLAKA KALKIN!

Gün boyunca alınan besinler Ramazan’ın gelmesiyle daha dar bir zaman aralığında tüketilir. Ancak dikkat edilmesi gereken Ramazan’da bu besinlerin az ve sık olarak tüketilmesi gerektiği. Sahura kalkmayı ihmal etmeyin ve sahurda hafif yiyecekler ile mutlaka yeterli su tüketin. En iyi seçenek proteinden zengin bir kahvaltı. Örneğin; 1 bardak yarım yağlı süt, 4 yemek kaşığı lor peyniri, 1 adet haşlanmış yumurta, 2 dilim tam tahıllı ekmek ve taze mevsim sebzesi.

SAHURDA YULAF EZMESİ YİYİN

Sahurda süt ile beraber tüketeceğiniz yulaf ezmesine bir çay kaşığı da toz tarçın ekleyin. Yulaf uzun süre tok kalmanızı sağlar. Eklediğiniz tarçın sayesinde ise kan şekerinizdeki dalgalanmaları önleyerek iftardan sonra yaşadığınız tatlı krizlerinin önüne geçebilirsiniz. Yulaf ezmesinin yanında 1 adet haşlanmış yumurta tüketerek tokluk hissinizi daha da artırabilirsiniz.

Kaynak: En Son Haber

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.