Mekke'nin Fethinin 1385. Yıldönümü

Mekke'nin fethinin 1385'inci yıl dönümü ülkenin birçok yerinde düzenlenen çeşitli programlarla kutlandı.

Mekke'nin fethinin 1385'inci yıl dönümü Edirne'de düzenlenen programla kutlandı.

Mekke'nin fethini anlatan sinevizyon gösteriminin ardından Makedonya Üsküp Dükkancık Camii İmam Hatibi Abdülkerim Ebibi, Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından Fetih Suresi'ni okudu.

AGD Şube Başkanı Abdülhamit İriş, yaptığı konuşmada, zorlu hava koşullarına rağmen programa katılanlara teşekkür etti.

Mekke'nin fethinin Müslümanlar için önemli bir gün olduğunu vurgulayan İriş, "Efendimiz, 'kim bir kavme benzemek isterse o onlardandır' buyruğu gereğince, Hristiyanlar'ın yılbaşı şenliklerini kutlayamayız çünkü bizim yolumuz Allah ve Resulü'nün yoludur. Sevgili Peygamberimiz 'müşriklere muhalefet ediniz' buyuruyor. Nerede muhalefet edeceğiz? Onlara benzememekte. Yılbaşı kutlamaları onların batıl inanışları gereğidir. Onun için biz yılbaşına tekabül eden bugün de Mekke'nin fethini kutlayacağız ve dolayısıyla onlara bilerek muhalefet edeceğiz" şeklinde konuştu.

UŞAK

Uşak'ta, Mekke'nin fethinin 1385'inci yıl dönümü dolayısıyla etkinlik düzenlendi.

Anadolu Gençlik Derneği (AGD) şubesince Uşak Spor Salonu'nda gerçekleştirilen program, Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

AGD Uşak Şube Başkanı Ahmet Özdemir yaptığı konuşmada, Mekke'nin İslam ordusu tarafından fethiyle insanlığın karanlıktan aydınlığa kavuştuğunu söyledi.

Mekke'nin fethinin İslam tarihinin altın sayfalarından biri olduğunu anlatan Özdemir, "Başta İslam dünyası olmak üzere yeryüzünde yaşanan bütün zulümlerin, adaletsizliklerin, gözyaşının son bulması için tıpkı Mekke'nin fethinde olduğu gibi gönüllerin fethine ihtiyaç var" dedi.

BURSA

Bursa'da, Mekke'nin Fethi'nin 1385. yıl dönümü dolayısıyla program düzenlendi.

Programda konuşan AGD Şube Başkanı Mimar Yakup Çetin, bugün bir var oluşun, mücadelenin, zaferin ve yeni bir dünyanın ön sözü olan Mekke'nin fethini anmak için bir araya geldiklerini söyledi. Çetin, şöyle konuştu:

"Bu fetih yeryüzündeki ifsad edici, yok edici, insanlığa zulmedici olanı, insanın ürettiği, kendi haşa tanrılaştırdığı batıl anlayışı ortadan kaldırmış yerine her zaman ve her şart altında değişmez gerçek olan hakkı ikame etmişti. Allah bir avuç inanana, yokluk içinde karnına açlıktan taş bağlayanlara evinde bir sedirden fazlası olmayanlara, vefat ettiğinde evinde bir avuç buğday kalan, tüm malı, şöhreti tepip cenazesinde kefeni sığmayanlara vermişti bu zaferi."

BATMAN

Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Batman Şubesi tarafından Mekke'nin fethinin 1385. yıl dönümü nedeniyle etkinlik düzenlendi.

AGD Batman Şube Başkanı Lokman Özkan, programda yaptığı konuşmada, Suriye, Irak gibi ülkelerde yaşanan iç savaş ve karışıklıklara dikkati çekti. Özkan, şöyle konuştu:

"Fetihlerle elde edilmiş bu topraklarda 300 yıldır İslam'a, kimliğimize, değerlerimize karşı yürütülen bir kültür savaşı var. 300 yıldır bu toprakların çocuklarına 'İnsan insanın kurdudur' diyen Batı'nın ürettiği paradigmalar sistemli bir şekilde medeniyet olarak dayatılmaya çalışıldı. Tertemiz zihinlere yaptıkları yüklemelerle bireyselliği ön plana çıkarttılar, aile hızla çözüldü, hedonist ve konformist bir nesil oluştu. Sekülerizmi, pozitivizmi merkeze aldılar, ahlak ve maneviyattan yoksun bir nesil yetişti. Diğer taraftan İslam coğrafyası yangın yerine döndü. İnanıyoruz ki hak ve adalet temelli yepyeni bir İslam medeniyeti, imanlı ve şuurlu gençlerimizin elinde filizlenecektir."

ANTALYA

AGD Antalya Temsilciliğince Mekke'nin fethinin 1385. yıl dönümü dolayısıyla Turgut Özal Spor Salonu'nda etkinlik düzenlendi. Kur'an-ı Kerim okunmasıyla başlayan etkinlikte, Kerim Sevil de ilahi konseri verdi.

Turhan, burada yaptığı konuşmada, Antalya'da 14, Türkiye'de 600'den fazla noktada ve Azerbaycan ile Kıbrıs'ta, Mekke'nin fethi etkinlikleri düzenlendiğini söyledi.

Yılbaşı etkinliklerine, Noel etkinliklerine katılmak varken, elinin tersiyle iterek bu etkinliklere katılmayanlara teşekkür eden Turhan, "Noel meselesi, yılbaşı meselesiyle alakalı biz kimseyi düşman olarak görmüyoruz, hakir görmüyoruz. Bizim derdimiz bu yılbaşı etkinlikleri vesilesiyle gençlerimizin saçının teline zarar gelmemesidir. Kimsenin inancına, bakış açısına, duruşuna bir müdahalemiz yok" diye konuştu.

MARDİN

Mardin'de, Mekke'nin fethinin 1385. yıl dönümü dolayısıyla etkinlik düzenlendi.

İl Müftülüğünün 10 yıldır sürdürdüğü "Zümre Toplantıları" kapsamında tarihi Ulu Cami'de gerçekleştirilen programda, Mekke'nin fethi konusu ele alındı.

Hazreti Muhammed'in hedefinin, Mekke’yi fethetmekle insanların gönüllerini de fethetmek olduğunu dile getiren Mardin Artuklu Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ahmet Ceylan, şöyle konuştu:

"Allah Resulü, Mekke'ye asırlarca İslam'ın kutsal mabedi olan Kabe'yi putlardan temizlemek, Hicaz'ın kalbi olan bu şehri İslam'a kazandırmak için gitmiştir. Nitekim kan dökmeye izin vermeyerek, evlerinde kalan, Mescidi Haram'a veya Ebu Süfyan'ın evine sığınan herkesin güven içinde olduğunu söyleyerek, endişe içinde bekleyen Mekkelilere 'Hepiniz serbestsiniz' müjdesini vererek ve nihayet genel af ilan ederek onların gönüllerini fethetmeyi de başarmıştır."

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.