‘küresel Isınma’ 'küresel Endüstri'ye Hizmet Ediyor

Son yıllarda bizlere ezberletilen şeylerden biri de “küresel ısınma” denilen ve dünyayı etkisi altına aldığı söylenen iklim değişiklikleri… Bazı bilim adamlarının araştırmalarına ve batılı devletlerin gizli toplantı belgelerine göre ise “küresel ısınma” tamamen bir aldatmaca. Bu konuyla ilgili çıkan haberlerde küresel ısınmanın aslında hiçbir zaman bilimsel zemine dayanmadığı aksine politik bir çıkar oyunu olduğunu savunan görüşlere yer veriliyor.

İnsanlar tarafından atmosfere salınan gazların sera etkisi yapması sonucunda dünya yüzeyinde sıcaklığın artması “küresel ısınma” olarak tanımlanıyor.

Yukarıdaki tanımlamaya göre Sanayi Devrimi’nden sonra, atmosfere salınan sera gazlarının (karbon dioksit, diazot monoksit, metan, su buharı, kloroflorokarbon) atmosferdeki birikimlerindeki hızlı artışa bağlı olarak, şehirleşmenin de katkısıyla; doğal sera etkisinin kuvvetlendiği ve bunun sonucunda, yeryüzündeki ve atmosferin alt bölümlerindeki sıcaklık artışına bağlı olarak küresel ısınmanın oluştuğu söyleniyor.

Bazı uzmanlara göre ise, asıl tehdit küresel ısınma değil soğuma... Dünya mini buzul çağına girdi. Küresel ısınma ve karbondioksit riskine işaret eden raporlar ise çıkar çevrelerinin bir oyunu. Dünya siyasetinde önemli politika değişikliklerine neden olan konu hakkındaki "Aslında ısınma yok, soğuma var" tezine destek giderek artıyor.

 “KÜRESEL ISINMA” DÜNYANIN GÖZÜNÜ KORKUTMAYA YARIYOR

küresel ısınmaİngiliz İklim Bilimci Prof. Phil Jones bir televizyona yaptığı açıklamada “Küresel ısınma dünyayı endişe altında tutmaya yarıyor." diye konuştu. İngiliz East Anglia Üniversitesi İklim Araştırma Birimi'nden (CRU) Prof. Phil Jones, yaptığı açıklamada, küresel ısınmanın sanıldığı kadar önemli bir sorun olmadığını ve bunun insan eliyle olduğuna dair araştırmaların da güvenilir olmadığını söyledi. Jones, 1995'ten bu yana küresel ısınmada önemli bir değişiklik olmadığını vurguladı.

İLMİ DELİL YOK

İngiliz Daily Mail gazetesinde çıkan habere göre, Birleşmiş Milletler Devletlerarası İklim Değişikliği Paneli'nin (IPCC) hazırladığı rapor sızdırıldı. Ele geçirilen belgelerde IPCC'yi destekleyen ve finanse eden hükümetlerin, raporun "Politika Yapıcılar İçin Özet" isimli bölümünde; bin beşyüz değişiklik yapılmasını talep edildiği görüldü. Mevcut taslakta ayrıca, küresel ısınmadaki duraklamanın doğru bir şekilde açıklanmadığı da gözlemlendi Tartışmanın merkezinde ise şu sorular yatıyor: Karbondioksit seviyeleriyle birlikte sıcaklıkların ne kadar artacağı, son 150 yıl için küresel ısınmanın ne kadarının (şimdilik sadece 0.8C) insan kaynaklı sera gazı emisyonlarıyla ilişkili olduğu ve ne kadarının doğal değişkenlerden kaynaklandığı…

Söz konusu raporun sızdırılmasının ardından dünya basını da küresel ısınma meselesini mercek altına aldı. Çıkan haberlerde küresel ısınmanın aslında hiçbir zaman bilimsel zemine dayanmadığı, aksine politik bir çıkar oyunu olduğunu savunan görüşlere yer verildi. Bu görüşe göre bilim dünyasından bir grup yayımladıkları "raporlarla", insanları karbondioksit emisyonunun azaltılmaması halinde yaşanacak bir felaket senaryosuna inandırdı.

KARBONDİOKSİT ATMOSFERİN GÜBRESİ

planet-earth

Yukarıda sözü edilen rapora benzer çalışmalarda; sanayide ortaya çıkan karbondioksit ve metan gibi gazların atmosferdeki miktarlarının artmasının, küresel ısınmaya yol açtığı söyleniyor. Karbondioksit emisyonunun önüne geçilmezse de buzulların eriyeceği, bazı bölgelerin sular altında kalacağı ve bazı bölgelerin de çölleşeceği ileri sürülüyor. Ancak karbondioksit emisyonunun sanıldığı kadar zararlı olmadığını savunan diğer uzmanlar ise bu gazın, aslında bitkiler için ne kadar hayati bir önemde olduğuna dikkat çekiyorlar. Bu uzmanlara göre; karbondioksit bolluğu hem meyve sebze verimliliğini artıran hem de bitkilerin güçlü ve sağlıklı olmasını sağlayan önemli faktörlerden biri. Bilim insanları, karbondioksit için 'atmosferin gübresi' ifadesini kullanarak; bu gazın, bitkiler üzerindeki faydasını vurguluyorlar.

DÜNYA EKONOMİSİNİ KOTROL ALTINDA TUTMAK İÇİN

Karbondioksit tehdidinin, küresel ısınma adı altında küresel ekonomiyi köleleştiren bir güce dönüştüğünü savunan bir grup çevre bilimci, ayrıca kutup ayıları hakkında da kamuoyuna yanlış bilgilerin yansıtıldığını savunuyor. Uzmanlara göre "Kutup ayıları buzların ortadan kaybolması yüzünden açlıktan ya da boğularak ölüyor" şeklindeki haberlerin asılsız ve propaganda unsuru olduğu görüşünde. Yayımlanan ölü kutup ayısı fotoğrafları ise çoğunlukla fırtınada can veren hayvanlara ait.

Kaynaklar: Wikipedia, Sabah, BBC, CNN

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.