Kur'an Kursunda Hat Sanatını Da Öğreniyorlar

Van'ın İpekyolu ilçesinde açılan yaz dönemi Kur'an kursuna katılan çocuklara hat sanatı da öğretiliyor.

Van'da açılan yaz dönemi Kur'an-ı Kerim kursuna katılan çocuklara hat sanatı da öğretilerek, bu sanatın yaşatılması amaçlanıyor.

İl Müftülüğü ile İpekyolu Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünce tarihi Hüsrev Paşa Camisi'nde yaz dönemi Kur'an-ı Kerim kursu açıldı. Kursa katılan çocuklara hat sanatı eğitimi de veriliyor.

Hüsrev Paşa Camisi İmamı Ahmet Hüsrev Koyuncu, kursa katılan çocukların sayısını artırmak ve cami ile bütünleşmelerini sağlamak amacıyla hat sanatı eğitimi verdiklerini söyledi.

Hat sanatı eğitiminin başlamasının ardından kursa katılan çocuk sayısında artış yaşandığını anlatan Koyuncu, "Kurslara çok sayıda çocuk gelmiyordu. Biz de buna bir çözüm bulmak istedik. Bu kapsamda mahalleleri gezerek ailelerine, çocuklara hem Kur'an eğitimi hem de hat sanatı eğitimi vereceğimizi ilettik. İlerleyen süreçte çocuklar yavaş yavaş gelmeye başladı." dedi.

"ÇOCUKLAR KURSLARDA HEM EĞLENİYOR HEM DE HAT SANATINI ÖĞRENİYOR"

Koyuncu, çocukların kurslarda hem eğlendiğini hem de hat sanatını öğrendiğini dile getirdi.

Kursu tamamlayan çocukların ileride bu sanatı yaşatacaklarını ifade eden Koyuncu, şöyle konuştu:

"Çocukları küçük yaşta hat sanatıyla tanıştırarak bu sanatın yok olmasını engellemek istiyoruz. Öğrencilere hat sanatının kağıt üzerinde nasıl yazılacağını, nelere dikkat edilmesi gerektiğini öğreterek, Kur'an-ı Kerim'i de kolay yoldan öğretmiş oluyoruz. Bu sanat da Kur'an-ı Kerim gibi Arapça harflerle yazıldığı için bu iki eğitim birbirini tamamlıyor."

Koyuncu, kursta çocukların yanı sıra 10 yetişkine de hat sanatını öğrettiklerini belirtti. İpekyolu Halk Eğitim Merkezi Müdürü Zafer Kayakeser ise kaybolmaya yüz tutmuş hat sanatını yaz Kur'an kurslarında yaşatmaya çalıştıklarını söyledi.

Çocukların hat sanatıyla Kur'an-ı Kerim'i sevmeye başladığını vurgulayan Kayakeser, "Çocukların yaz Kur'an kurslarına gelip eğitimler alması gerçekten güzel. Aslına bakarsanız ileriki yıllarda ilimizde bu sanatı yaşatacak nitelikte kişilerin yetiştirilmesi önemli bir olaydır." diye konuştu.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.