Köpeği Suni Solunumla Hayata Döndürmenin Mutluluğunu Yaşıyor

Rize'nin Kendirli beldesinde, yerde hareketsiz yatan köpek yavrusuna, masaj ve suni solunum yapan Ömer Yılmaz, yavruyu hayata döndürmenin mutluluğunu yaşıyor.

Rize'nin Kendirli beldesinde, yerde hareketsiz yatan köpek yavrusunu, masaj ve suni solunum yaparak hayata döndüren Ömer Yılmaz, yaptığı açıklamada, sokak köpeklerine yemek verdikleri sırada ağzı çok dolan yavru köpeğin yerde hareketsiz yattığını fark ettiğini söyledi.

"YAVRUMUZ KURTULDU ÇOK ŞÜKÜR"

Köpeğin boğazına bir şeyin takıldığını aktaran Yılmaz, köpeğe masaj yapmaya başladığını, daha sonra suyun altına götürerek yüzünü yıkadığını ve suni teneffüs yaparak nefes almasını sağladığını ifade etti. Yavrunun kurtarılmasına vesile olmanın muazzam bir duygu olduğunu vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu:

"Buna müdahale etmemek elde değil. Annesinin sanki gözlerimize bakarcasına 'Yavruma müdahale et.' dediğini hissettim. Annesinin gözüne bakan herkes anlardı. Nefessiz kalmak ne demek ben de biliyorum. Nefessiz kalmayı yaşadığım için orada kendimi hissettim. Sanki bana müdahale ediliyormuş gibi. Cihanda bir nefesin karşılığı yok. Padişahımızın dediği gibi. Yavrumuz kurtuldu. Çok şükür."

Köpeklerin yiyecek ihtiyaçlarını esnaf arkadaşlarıyla karşıladıklarına değinen Yılmaz, "Onları bakmaktan hoşlanıyorum. Esnaf arkadaşlar da yardımcı oluyorlar. Görüntü yayınlandıktan sonra sadece Türkiye'den değil yurt dışında da bilen bilmeyen bir şeyler yazıyor. Onlar da mutlu oldu. Sanki insanlığı kurtarmış gibi. Olay anına denk geldik ve vesile oldu. Allah bana nasip etti." dedi.

AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.