Kazancını Köpeğiyle Paylaşıyor

Zonguldak'ın Alaplı ilçesinde ayakkabı boyayarak geçimini sağlayan Hüseyin Öztürk, günlük kazancını sahiplendiği sokak köpeğiyle paylaşıyor.

İlçe merkezinde 6 yıldır ayakkabı boyacılığı yapan 35 yaşındaki Öztürk, 5 yıl önce sokakta yavruyken bulduğu köpeğe bakmaya başladı.

Müşterilerine rağmen köpeğini ihmal etmeyen Öztürk, kazancının yarısını yanından bir an olsun ayrılmayan köpeği için harcıyor.

AYAKKABI BOYARKEN YANIMDA DURUR

Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 5 yıl önce ayakkabı boyadığı sırada yavru bir köpeğin yanına geldiğini söyledi.

Köpeğin gün boyunca yanından ayrılmadığını belirten Öztürk, "Hayvanları çok seviyorum. 6 yıldır ilçe merkezinde ayakkabı boyayarak hayatımı sürdürüyorum. 5 yıl önce ayakkabı boyarken yavru bir köpek yanıma gelince onu çok sevdim ve bakmaya karar verdim." diye konuştu.

Öztürk, köyde yaşadığını ve her sabah ayakkabı boyacılığı yaptığı yere geldiğinde köpeğin kendisini karşıladığını anlatarak, şöyle devam etti:

"Akşam da evime giderken boya sandığımı bıraktığım yere kadar benimle gelir. Öğlenleri yediğim ekmeğimin yarısını ona veririm, çikolata ikram ederim. Su içmek istediği zaman yanıma gelir ve havlamaya başlar. Su içeceğini hemen anlarım. Çeşmeye getiririm, o da musluktan suyunu içer. Ayakkabı boyarken yanımda durur. Günümüz onunla çok güzel geçiyor. Günlük 50 lira kazanıyorsam 25 lirasını ona harcarım. Köpeğimi çok seviyorum, ona bakmak beni mutlu ediyor."

Çevre esnafın da köpeği çok sevdiğinin dile getiren Öztürk, köpeği yanında olduğu zaman kendisini daha huzurlu hissettiğini sözlerine ekledi.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.