İslam Dünyasına Üzülenlere Mevlana'nın Müthiş Cevabı

Hikâyeler

İslam dünyasında yaşanan acı dolu hadiselere bakarak hiçbir şey yapmadan, acı dolu mesajlar paylaşmanın, ah vah etmenin kimseye faydası yoktur. Böyle davrananların halini Hazreti Mevlana şu ibretlik hikâye ile ne güzel tasvir eder.

Bir bedevinin çok değer verdiği bir köpeği vardı. Bir gün bu köpek hastalandı, can çekişiyordu. Bunu fark eden adam ağlayıp gözyaşı dökmeye başladı. O sırada oradan bir dilenci geçiyordu; merak edip sordu:

“Neden böyle ağlıyorsun? Ne oldu?”

Adam hüzünle cevap verdi :

“Bir köpeğim vardı, çok akıllı çok marifetli bir köpekti, bak işte şuracıkta, yolun üstünde ölmekte, onun için ağlıyorum.” dedi.

Dilenci adamın fakir olduğunu zannederek, “Bu derde, bu mihnete sabret dedi, Allah, sabredenlere karşılık ihsanda bulunur” dedi ve  “Köpeğinin derdi neydi, neden ölüyor?” diye sordu.

Bedevi cevap verdi: “Zavallı köpeğim açlıktan ölüyor.”

Bunun üzerine dilenci: “Duvarda asılı olan şu torbada ne var.” dedi.

Bedevi: “Dün geceden kalan ekmeğim, azığım.” dedi.

Dilenci hayretle: “Madem öyle neden o zavallı köpeğe bir parça ekmek vermedin de şimdi ağlayıp duruyorsun.” Deyince, bedevi şu ilginç cevabı verdi:

“Ekmeği insana kimse bedava vermiyor, fakat gördüğün gibi gözyaşı dökmek bedava... Onun için bırak da doya doya ağlayayım.”

Dilenci bu duruma şaştı kaldı ve hayretle:

“Ey içi boş kof Adam, demek senin yanında ekmek gözyaşından daha kıymetli ha! Gözyaşı aslında kandır, onu dert su haline getirmiştir. Topraktan meydana gelen ekmek için boş yere hiç kan dökülür mü? dedi, kızarak yoluna devam etti.

Kaynak: Mevlana, Mesnevi, c.5:477-88