Hayvan Sevgisi Hayata Bağlıyor

İster çocuk ister erişkin olsun, özellikle evcil hayvanlarla iyi ilişkiler kurulduğunda insanların hayatla bağı artıyor. Özellikle çocukların ahlâki değerlerinin gelişmesinde, kendine saygı ve özgüvenlerinin artmasında ve sosyal beceri ve empati yeteneğinin gelişmesinde evcil hayvan sevgisinin faktörü büyük.

Hayvan sevgisi çocukların ailesiyle, arkadaşlarıyla ve dolayısıyla hayatla bağını kuvvetlendiriyor. Çocuğun çıkar gözetmeden bir hayvanla sevgi bağı oluşturması ve sorumluluk alması onu hayata hazırlayarak anne babalara da önemli kolaylıklar sağlıyor. İnsan ruhunun bir parçası hayvan sevgisini tadana kadar adeta uyanmıyor.

Çocuk ve Ergen Psikoloğu Uz. Psk. Elit Bıyıkoğlu çocukların kişisel gelişiminde hayvan sevgisinin önemi hakkında Yeni Şafak'a bilgi verdi.

ERGENLİK DEVRİNDE ÖZGÜVENİ ARTTIRIYOR

Evcil hayvanı beslemenin çocukların kendi kararlarını kendi verebilen bir birey olma becerilerini arttırdığına dikkat çeken Bıyıkoğlu şöyle devam ediyor.

"Özellikle çocukluktan ergenliğe geçiş devrinde evcil hayvanı olan çocuklar yaş itibariyle hayvanın bakımı ile ilgili konularda daha fazla sorumluluk alırlarsa kendilerine olan özgüvenleri de artıyor."

Bıyıkoğlu, evcil hayvanı ile doğru bir bağ kuran çocukların daha yardımsever davranış gösterdiklerini de ifade ediyor. Kedi ve köpek empatiyi geliştiriyor. Çocuklarda empati gelişiminin ne çeşit bir evcil hayvan beslendiğine göre de değişebildiğini söyleyen Bıyıkoğlu: "Araştırmalar çocukların köpek ve kedi beslemesinin diğer hayvanları beslemeye oranla daha fazla empati yeteneğini geliştirdiğini ortaya koyuyor" diyor.

KARDEŞLİK İLİŞKİLERİNİ KUVVETLENDİRİYOR

Evde evcil bir hayvan olması, ailenin birlikte geçirdiği zamanın süresini de artırarak aile iletişimini de olumlu etkiliyor. Kardeşlerin de birbirleriyle olan ilişkilerini olumlu yönde etkilediğine dikkat çeken Bıyıkoğlu, ailelere ise şu tâvsiyelerde bulunuyor: “Ebeveynlerin dikkat etmesi gereken en mühim nokta, evcil hayvanın refahı ve bakımından ilk olarak kendilerinin sorumlu olduğunu unutmamak ve çocuklarına örnek bir rol model olarak hayvan sevgisini aşılamaya özen göstermek."

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.