‘güzellik Yarası’ Nedir?

Şanlıurfa’da halk arasında “güzellik yarası” olarak bilinen “şark çıbanı”nın görülme sıklığı, sürdürülen etkin mücadele sonucu her geçen yıl azalıyor.

Şanlıurfa’da “şark çıbanı”nın görülme sıklığı, sürdürülen etkin mücadele sonucu her geçen yıl azalıyor. Tatarcık sineğinin neden olduğu, genellikle Şanlıurfa ve Çukurova bölgesindeki insanlarda görülen şark çıbanı, yörede “güzellik yarası” olarak da adlandırılıyor.

ŞARK ÇIBANI NASIL BULAŞIR?

İnsandan insana kolayca bulaşabilen şark çıbanının sık görüldüğü Şanlıurfa'da yürütülen etkin mücadele, meyvesini vermeye başladı. Sağlık Bakanlığı ve ilgili birimlerin çalışmaları sayesinde, şark çıbanı görülme sayısı her geçen yıl azaldı.

Şanlıurfa Sağlık Müdür Yardımcısı Dr. Mehmet Yaşar Şimşek, şark çıbanına “Leishmania” parazitinin neden olduğu belirtti.

Hastalığın daha çok yüz, el ve ayaklarda ortaya çıktığını anlatan Şimşek, sürdürülen etkin çalışmalar sayesinde şark çıbanının görülme sıklığının her geçen yıl daha da azaldığını ifade etti.

ŞARK ÇIBANI TEDAVİSİ

Şimşek, yapılan çalışmalar soncunda insanlarda bir farkındalık oluştuğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Bu hastalık, tatarcık sineği tarafından bulaştırılmaktadır. Buna yönelik ilimizde tüm toplum sağlığı merkezlerinde şark çıbanı birimleri bulunuyor ve bunlar sürekli olarak riskli bölgelerde taramalar yaparak bu hastalığı tespit ediyorlar. Hastalar daha sonra bizim Şark Çıbanı Tanı ve Tedavi Merkezi’ne yönlendirilerek, tedavileri gerçekleştiriliyor. Şu anda Büyükşehir Belediyesi’yle birlikte ortak çalışmalarımız var, tarama yaptığımız yerlerde hastalığı tespit ettiğimiz kişilerin evlerine giderek gerekirse badana yapıyoruz ve tedavilerini gerçekleştiriyoruz. Dolayısıyla vaka sayıları geçmiş yıllara oranla çok düştü. Şu anda ilimizde 800 civarında hastamız mevcut. Merkezin yanı sıra, bütün hastanelerimizde cildiye uzmanları bu hastalığın tedavisini yapabilmektedir. Şark çıbanı erken teşhis edildiği zaman ciltte iz bırakmamakta ama tedavi edilmediği zaman izi kalmaktadır. Bizim taramalarımız sayesinde insanlarda bir farkındalık oluştu. Bu bizleri sevindiriyor.”

ŞARK ÇIBANI NEDEN OLUR?

Harran Üniversitesi (HRÜ) Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Ana Bilim Dalı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Aksoy ise şark çıbanına neden olan tatarcık sineğinin genellikle yaz mevsiminde aktif olduğunu söyledi.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.