Gardıropta Yaşayan Aileye Sahip Çıktılar

Şanlıurfa'da kirasını ödeyemediği için evden çıkarılan ve bir süre gardıropta yaşayan 5 kişilik ailenin babası Veysi Hurma, Haliliye Belediyesinde işe yerleştirildi.

Şanlıurfa'da kirasını ödeyemediği için evden çıkarılan ve bir süre gardıropta yaşadıktan sonra otele yerleştirilen 5 kişilik ailenin babası Veysi Hurma'ya, Haliliye Belediyesi tarafından iş verildi.

Kent merkezindeki Atatürk Mahallesinde ikamet ettiği evden kirasını ödeyemediği için çıkarılan Veysi Hurma (34) önceki gün eşi Dilek (28), çocukları Türkan (5), Mustafa (7) ve Mehmet (12) ile gardıropta yaşamaya başlayınca, durumdan haberdar olan yetkililer harekete geçti.

Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi tarafından yerleştirildikleri otelde yaşamaya başlayan aileye, başta gıda ve giyim olmak üzere çeşitli yardımlarda bulunuldu. Hurma ailesi, kirası Büyükşehir Belediyesi tarafından karşılanacak bir evi bulmak için de arama çalışmalarına başladı.

EVİNE EKMEK GÖTÜREBİLECEK

Haliliye Belediye Başkanı Fevzi Demirkol, makamında kabul ettiği Veysi Hurma ile sohbet ederek, sorunlarını dinledi.

Demirkol, gazetecilere yaptığı açıklamada, sosyal belediyecilik anlayışı doğrultusunda Hurma'ya mesleği olan kaynakçılık alanında iş verdiklerini belirtti.

Kentte ihtiyaç sahibi vatandaşlara beyaz masa birimi aracılığıyla gerekli desteğin sağlandığını kaydeden Demirkol, "Veysi hurma kardeşimize 'hayırlı olsun' diyoruz. İnşallah bundan sonraki süreçte ailesiyle bütünleşecek, ailesiyle aynı çatı altında yaşayacaklardır. Evine ekmek götüren bir vatandaşımız daha önce kaybettiği ekmeğine yeniden kavuşacaktır." dedi.

DUYARSIZ KALMADILAR

Veysi Hurma da yurt içinde ve yurt dışında çok sayıda hayırseverin kendisine destek olmak için aramasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Yaşadığı olayın ardından yalnız olmadıklarını çok iyi hissettiklerini vurgulayan Hurma, "Duyarsız kalmadılar, herkese çok teşekkür ederim. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımız Faruk Çelik'e ve Haliliye Belediye Başkanı Fevzi Demirkol'a gösterdikleri ilgi dolayısıyla teşekkür ederim. Sesimizi duyurabildik, bizi sahipsiz bırakmadıklarını bir kez daha kanıtlamış oldular. Halen yardım etmek isteyenler var, Allah kendilerinden razı olsun duyarsız kalmadılar. Türk halkı, bu konuda çok cüretkar, cebindeki son kuruşa kadar vermeye hazır bir halktır ben bunu biliyorum." dedi.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.