Evin Sıcaklığı Kaç Derece Olmalı? Ev Neden Havalandırılmalı?

Sağlıklı yaşama giden yolda çevresel faktörler büyük önem taşıyor. Kanserojen gazlardan kurtulmak için yatak odalarının sık sık havalandırılmasına, evin ısısının oturma odasında 21, diğer odalarda 16 derece olmasına dikkat etmek gerekiyor.

Evinizde ve düzeninizde yapacağınız bazı değişiklikler, yaşamınızda büyük farklar oluşturabilir. "Evinizi dekore ederken, eşya seçiminde tercihinizi sağlıklı ürünlerden yana kullanın" diyen İç Hastalıkları Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Engin Türkmen, sağlıklı ev dekorasyonu ile ilgili bilgiler verdi:

Günümüzde çevresel etkenler, sağlıksız bir yaşama neden olabiliyor. Evimizdeki yaşam düzenimizi gözden geçirerek, birçok hastalığa davetiye çıkaran çevresel faktörlerden mümkün olduğunca korunabiliriz. Salon, mutfak, banyo ve yatak odasından oluşan evinizde; döşemelerde, perdelerde ve mobilyaların dekorasyonunda sağlığınızı ön planda tutmalısınız.

EVİNİZDE RADON GAZI BİRİKMESİNE DİKKAT!

Akciğer kanserinin en önemli nedenlerinden biri olan radon gazı, evlerimizde birikir. Bu nedenle saatlerce vakit geçirdiğiniz evlerimizi 5-10 dakika havalandırıp gece boyunca biriken kanserojen gazlardan kurtulmamız lazım.

Evin ısısı da çok önemli. Isı, salonda ya da oturma odasında 21, diğer odalarda 16 derece civarında olmalıdır. Yatmadan önce yatak odalarının ısısı 18 dereceye getirilmelidir. Evde oluşabilecek rutubet ve neme karşı evinizin duvarlarının da hava alması gerekir. Çünkü betonarme bir yapı olan duvarı yağlı boya ile boyamak, nefes almasını engeller. Sonunda ev, bir nevi akvaryuma ya da konserveye döner, her tarafını rutubet kaplar. Dolayısıyla duvarlarda su bazlı, hava alan ve terlemeyen boyalar kullanılmalı.

SADELİĞİ TERCİH EDİN

Fırfırlı, dantelli, fiyonklu örtüler; kıvrımlar arasında toz oluşacağı, haşerelerin saklanabileceği ve üreyebileceği bir yer olduğu için tercih edilmemelidir. Daha sade, kolay yıkanıp ütülenebilen yatak örtü takımları ve nevresim takımları seçmek daha yerinde olacaktır. Çarşafın ve nevresim takımının yüzde 100 pamuklu kumaştan olanları seçilmeli, sentetik ürünler tercih edilmemelidir. Yatak odasında kişiyi yormayacak, onu dinlendirecek renkler tercih edilmelidir. Bu nedenle koyu renklerdeki mobilyalar seçilmemeli, lila rengi gibi huzur veren renkler kullanılmalı. Yatak odalarında dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli husus da; havalandırma. Pencereleri yatarken açmak; sert esen bir rüzgarda cereyana maruz kalmanıza ve bu yüzden sabahları boyun ya da sırt ağrısıyla uyanmanıza neden olabilir. Bunun için yatak odaları sabah saatlerinde havalandırılmalı. Kış aylarında pencereleri açmak mümkün olmadığı için genellikle hava temizleyici filtreler kullanılır. Filtreler de yine pencereler gibi sabah saatlerinde açılmalı, gece yatmadan önce mutlaka kapatılmalıdır.

MUTFAKTA İKİ TÜR IŞIK KULLANIN

Mutfak ve banyo, hijyen kurallarına en fazla dikkat edilmesi gereken yerlerin başında geliyor. Mutfakta yapılacak düzenlemelerde; tepede güçlü bir ışık ve tezgah ışığı olmak üzere iki tip ışık kullanılmalı. Mutfak tezgahında; gıdaların temizlenmesi ya da kesilmesi gibi işlemler için aydınlık bir ortam olması gerekir. Mutfaktaki tezgahlar ve masalar, yemek artıklarını içine hapsedip bakteri ve mikrop üretebilir. Bu nedenle tahta ve gözenekli olmamalarına dikkat edilmeli. Mutfakta mutlaka aspiratör olması gerekir. Yemek kokularının mutfakta kalması, duvarlarda bakteri oluşumuna neden olabilir. Mutfak ısısının 22-24 derece olması gerekir. Bunun için de her mutfağa klima konulmalı. Ancak ülkemizde genelde salona klima koyma alışkanlığı bulunuyor. Klima; hem gıdaların bozulmasını, hem de mutfakta iş yapan kişinin, kan ter içinde kalmasını ve sonra da hastalanmasını engeller. Mutfakta perdenin konumlandırılacağı yer önem taşıyor. Perdenin, ocağın çok yanında olmaması olası kazaların önüne geçecektir. Mutfakta çok fazla topraklı bitki bulunmamalı. Bitkinin içerisinde oluşan bakteriler, hava yolu ile yiyeceklere bulaşabilir. Duvar kağıtlarının gözeneklerinin arasında böceklerin yuva yapma riski vardır. Bu nedenle mutfak gibi hijyenik şartlara sahip olması gereken alanlarda, duvar kağıdı kullanılmasını önermiyoruz. Banyo gibi nemin yüksek olduğu yerlerde ise fayans kullanımı hem hijyen, hem de temizlik açısından daha uygundur. Alerji ya da astımı olan kişilerin yatak odasındaki yastık, yorgan ve yatakların malzemesi yün, kuş veya kaz tüyü olmamalı. Bu malzemeler yerine kauçuk veya pamuk tercih edilmeli ve toz geçirmeyen bir örtü ile kaplanmalıdır. Pencerelerde kolay temizlenebilen ve toz tutmayan basit veya plastik perdeler tercih edilmelidir.

ANTİBAKTERİYEL HALI KULLANIN

Solanda halı ve halıfleks tercih edilebilir ancak evde ayakkabı ile geziliyorsa, halıda oluşabilecek mikrop ve bakteriler, astım ve bronşite neden olabilir. Halı alırken, antibakteriyel olanları tercih edebilirsiniz. Yer döşemelerinde ise parke veya seramik gibi kolay temizlenebilir malzemeler kullanılmalı.. Yatak odasında, tüylü halılar kullanılmamalı. Çünkü bu halılar, barındıracağı bakteriler nedeniyle zararlı olabilir.

KOLTUKLARIN KUMAŞI HAVA GEÇİRMELİ

Piyasada, birçok mobilya türü bulunuyor. Şık ve güzel tasarımlar, aldanmanıza yol açabilir. Oysa mobilyaların sadece dış görüntüsüne, şekline ve güzelliğine değil; malzemesine, kalitesine, içlerine, arkalarına, çekmecelerine kadar bakın, inceleyin ve sorun. Koltukların aşırı yumuşak değil biraz sert ve rahat olması gerekir. Ayrıca deri yerine hava geçiren ve koku yapmayacak cinsten kumaşları tercih edin.

Kaynak: Sabah

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.