Ettehiyyatü Duası

Ettehiyyatü duası nasıl okunur? Ettehiyyatü (tahiyyat) manası nedir? Ettehiyyatü duası okunuşu, Türkçe ve Arapçası, anlamı ve yazılışını sizler için araştırdık. Tahiyyat (ettehiyyatü) duası namazın hangi bölümünde okunur? Ettehiyyatü (tahiyyat) duası ile ilgili hadisler nelerdir? Hanefi ve şafii mezhebine göre Ettehiyyatü (tahiyyat) duası Arapça ve Türkçe okunuşu, anlamı ve hakkında bilinmesi gereken herşey...

Sözlük anlamı itibariyle “şehâdet getirmek, tahiyyata oturmak; şahitlik istemek” anlamlarına gelen teşehhüd , İslam fıkhında namaz kılarken ka‘dede (oturuşlarda) Tahiyyat duasını okuma anlamına gelmektedir. Ettehiyyatü (Tahiyyat) duasını namazların oturuş kısımlarında okuruz. Sahâbe Efendilerimiz ve tâbiîn dönemlerinde “tahiyyetü’s-salât, hutbetü’s-salât” olarak anılan tahiyyat daha sonraki dönemlerde kelime-i şehâdetten dolayı "teşehhüd" ismi verilmiştir. Peygamber Efendimiz (s.a.v) "Ettehiyattü duasını" Kur’an’dan bir sûre öğretir gibi ashabına öğretmiştir. (İbn Mâce, “İḳāmetü’ṣ-ṣalât”, 24).

Hz. Peygamber; “Her iki rekâtta oturduğunuz zaman; “et-tehıyyâtü lillâhhi... deyin” (Müslim, Salât, 24; Ebû Dâvud, Salât, 122) buyurmuştur.

Ettehiyyatü (Tahiyyat) duası ile ilgili sizler için hazırladıklarımız:

  • Ettehiyyatü Duası Arapça Yazılışı
  • Ettehiyyatü Duası Okunuşu Türkçe
  • Ettehiyyatü Duası Meali (Anlamı)
  • Ettehiyyatü Duası Sesli Okunuşu (Fatih Çollak Hoca)
  • Şafii Mezhebine Göre Ettehiyyatü Duası Arapça Yazılışı
  • Şafii Mezhebine Göre Ettehiyyatü Duası Okunuşu Türkçe
  • Şafii Mezhebine Göre Ettehiyyatü Duası Meali (Anlamı)
  • Şafii Mezhebine Göre Ettehiyyatü Duası Sesli Okunuşu
  • Ettehiyyatü (Tahiyyat) Duası İle İlgili Hadisler
  • Ettehiyyatü (Tahiyyat) Namazda Nerede Okunur?
  • Tahiyyat Duası Nasıl Ortaya Çıkmıştır? (Tahiyyat Duası Miraç Hadisesi)
  • Tahiyyatta Şehadet Parmağını Kaldırmanın Hükmü (Hanefi ve Şafii Mezhebine Göre)
  • Namaz Nasıl Kılınır? (5 Vakit) - Namaz Duaları ve Anlamları

Hanefi Mezhebine Göre Okunan "Tahiyyat Duası"

ETTEHİYYATÜ DUASI ARAPÇA YAZILIŞI

التَّحِيَّاتُ لِلَّهِ وَالصَّلَوَاتُ وَالطَّيِّبَاتُ ﴿﴾ السَّلامُ عَلَيْكَ أَيُّهَا النَّبِيُّ وَرَحْمَةُ اللَّهِ وَبَرَكَاتُهُ ﴿﴾ السَّلامُ عَلَيْنَا وَعَلَى عِبَادِ اللَّهِ الصَّالِحِينَ ﴿﴾ أَشْهَدُ أَنْ لا إِلَهَ إِلا اللَّهُ ﴿﴾ وَأَشْهَدُ أَنَّ مُحَمَّدًا عَبْدُهُ وَرَسُولُهُ

ETTEHİYYATÜ DUASI OKUNUŞU TÜRKÇE

"Ettehiyyâtu lillâhi vessalevâtu vettayibât. Esselâmu aleyke eyyuhen-Nebiyyu ve rahmetullahi ve berakâtuhu. Esselâmu aleynâ ve alâ ibâdillâhis-Sâlihîn. Eşhedu en lâ ilâhe illallâh ve eşhedu enne Muhammeden abduhû ve Rasuluh." (Buhârî, “Eẕân”, 148, 150; Müslim, “Ṣalât”, 55)

ETTEHİYYATÜ DUASI MEALİ (ANLAMI)

"Bütün duâlar, senâlar, bedenî ve mâlî ibadetler Allah Teâlâ’ya mahsustur. Ey Peygamber! Sana selâm olsun, Allah’ın rahmeti ve bereketi üzerine olsun. (Ey Rabb’imiz)! Selâm bize ve Allah’ın sâlih kullarının üzerine olsun. Şahitlik ederim ki, Allah'tan başka ilah yoktur. Yine şahitlik ederim ki, Muhammed, O'nun kulu ve Peygamberidir."

ETTEHİYYATÜ DUASI SESLİ OKUNUŞU - TAHİYYAT FATİH ÇOLLAK


ŞAFİİ MEZHEBİNE GÖRE OKUNAN "TAHİYYAT DUASI"

Şafii Mezhebine Göre Okunan "Tahiyyat Duası"

ŞAFİİ MEZHEBİNE GÖRE ETTEHİYYATÜ DUASI ARAPÇA YAZILIŞI

اَلتَّحِيَّاتُ اَلْمُبارَكاتُ اَلصَّلَوَاتُ اَلطَّيِّباَتُ لِلَّهِ، اَلسَّلامُ عَلَيْكَ أيُّهَاالنَّبِيُّ وَرَحْمَةُ اللَّهِ وَبَرَكَاتُهُ، اَلسَّلامُ عَلَيْنَا وَعَلَى عِباَدِ اللهِ الصَّالِحيِنَ، أَشْهَدُ أَنْ لاَ إلَهَ إِلاَّ اللَّهُ، وَأَشْهَدُ أنَّ مُحَمَّداً رَسُولُ اللَّهِ

ŞAFİİ MEZHEBİNE GÖRE ETTEHİYYATÜ DUASI OKUNUŞU TÜRKÇE

Şâfiîler’in benimsediği İbn Abbas (r.a) rivayetinde "Tahiyyat Duası" şöyledir:

“et-Tahiyyâtü’l-mübârekâtü’s-salavâtü’t-tayyibâtü lillâhi es-selamü aleyke eyyühen-nebiyyü ve rahmetullahi ve berekâtühü es-selamü aleyna ve ala ibadillah-is-salihine eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden resulullah.” (İbn Mâce, “İḳāmetü’ṣ-ṣalât”, 24; Ebû Dâvûd, “Ṣalât”, 178)

ŞAFİİ MEZHEBİNE GÖRE ETTEHİYYATÜ DUASI MEALİ (ANLAMI)

"Tahiyyatlar, bereketler, salavatlar ve güzel şeyler Allah'ındır Ey nebi! Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi senin üzerine olsun Bize salih kulların üzerine de selam olsun Ben şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur ve yine şehadet ederim ki Muhammad Allah'ın resulüdür."

ETTEHİYYATÜ (TAHİYYAT) NE ZAMAN OKUNUR?

Tahiyyat namazın ilk oturuş (ka‘de-i ûlâ) ve son oturuş (ka‘de-i ahîre) denen kısımlarında okunur. “Ka’de-i ahîre “son oturuş” demektir. Namazın sonunda teşehhüt miktarı oturup beklemek namazın rükünlerindendir. İki rekâtlı namazlarda ikinci, üç rekâtlı namazlarda üçüncü ve dört rekâtlı namazlarda ise dördüncü rekâttan sonraki oturuşlar “son oturuş” tur.

Hanefîlere göre son oturuştaki süre, teşehhüt miktarıdır. Bu ise “Tahiyyat” duasını okuyacak kadar bir süredir. Bütün oturuşlarda tehıyyât duasını okumak vâcip hükümündedir.

Şâfiî ve Hanbelîlere göre, son oturuşta farz olan oturma süresi, teşehhüt miktarına ek olarak, Hz.Peygamber’e salavât getirebilecek, yani, “Allahümme salli alâ Muhammed” diyecek kadardır.

Son oturuşta teşehhüt miktarı oturmanın farz oluşu şu hadise dayanır: “Hz. Peygamber, Abdullah İbn Mes’ûd (r.a)’a teşehhüdü yani Tahıyyât duasını öğretirken şöyle buyurmuştur: Bunu söylediğin veya yaptığın zaman namazın tamam olmuştur.” (Ebû Dâvud, Salât, 178; İbn Hanbel, I, 422 .) Yani teşehhüdü okuduğun veya oturma işini yaptığın zaman namazın tamamdır. Burada, Rasûlullah (s.a.s), namazın tamamlanmasını bir fiile bağlamıştır. Bu fiil de oturma işidir. Hz. Peygamber, tehıyyâtı ancak oturduğu

zaman okumuştur. Bu yüzden namazın tamam olması oturmaya bağlıdır.

ETTEHİYYATÜ NAMAZDA NEREDE OKUNUR?

TAHİYYAT DUASI İLE İLGİLİ HADİSLER

Hz. Peygamber; “Her iki rekâtta oturduğunuz zaman; “et-tehıyyâtü lillâhhi... deyin” (Müslim, Salât, 24; Ebû Dâvud, Salât, 122) buyurmuştur. Ashâb-ı kiram önceleri Allah Elçisi’nin arkasında namaz kılarken oturduklarında, “Cebrâil’e, Mikâil’e, filancaya ve falancaya selâm olsun” diyorlardı. Hz. Peygamber kendilerine dönerek, Tahiyyat duasını öğretmiş ve oturuşta Tehıyyât okununca, bunun gökte ve yerde, Allah’ın her sâlih kuluna isâbet edeceğini bildirmiştir. (Buhârî, Ezân, 148.)

Hz. Peygamber’in, Abdullah İbn Mes’ûd (r.a)’e öğrettiği “Tehıyyât” duâsı şudur:

“et-Tehıyyâtü lillâhi ve’s-salavâtü ve’t-tayyibâtü, es-selâmü aleyke eyyüha’n- nebiyyü ve rahmetullâhi ve berekâtüh. es-Selâmü aleynâ ve alâ ibâdillâhi’s-sâlihîn. Eşhedü en lâ ilâhe illallâh ve eşhedü enne Muhhammeden abdühû ve rasûlüh.” (Buhârî, 148, Müslim, Salât, 56, Ebû Dâvud, Salât, 12)

Anlamı: “Bütün duâlar, senâlar, bedenî ve mâlî ibadetler Allah Teâlâ’ya mahsustur. Ey Peygamber! Sana selâm olsun, Allah’ın rahmeti ve bereketi üzerine olsun. (Ey Rabb’imiz)! Selâm bize ve Allah’ın sâlih kullarının üzerine olsun. Şunu bilir ve herkese açıklarım ki, Allah’tan başka hiç bir gerçek mabud yoktur ve yine bilir ve açıklarım ki, Hz. Muhammed, Allah’ın kulu ve peygamberidir.”

TAHİYYAT DUASI NASIL ORTAYA ÇIKMIŞTIR?

Bazı tefsir ve fıkıh kitaplarında Tahiyyat duasıyla irtibat kurularak Resûl-i Ekrem'in mi‘rac gecesinde tahiyyat, salavat ve tayyibat kelimeleriyle Cenâb-ı Hakk’a tâzimde bulunduğu, O’nun da buna selâm, rahmet ve berekât kelimeleriyle mukabele ettiği, Resûlullah’ın gördüğü bu iltifat karşısında selâmın bütün peygamberler, melekler ve insanlar üzerine olmasını temenni ettiği, bunun üzerine bütün meleklerin kelime-i şehâdeti söyledikleri kaydedilir (meselâ bk. Kurtubî, III, 425; İbn Nüceym, I, 342-343).

Bu sebeple teşehhüd duasını okumanın, kulun mi‘racla sıkı bağı bulunan namaz ibadetinin belirli bölümlerinde (ka‘deler) mi‘rac gecesinde gerçekleşen bu olayın hâtırasını yâdetmesi ve bu vesileyle Allah’a tâzimlerini sunması, Resûlullah’a selâmlarını ve bağlılığını bildirmesi, Allah’ın kendisine, cemaate, meleklere ve sâlih kullara rahmetle muamele etmesini dilemesi gibi bir anlam taşıdığı yorumu yapılmıştır.

TAHİYYATTA ŞEHADET PARMAĞINI KALDIRMAMIN HÜKMÜ

Hanefilere göre teşehhüdde “lâ ilâhe” derken sağ elin baş parmağı ile orta parmağın halka yapılıp şahadet parmağının kaldırılması ve “illallah” derken indirilmesi sünnet olmakla birlikte bazı âlimler yerli yerince yapmakta zorlanan kişinin bunu terketmesini uygun görmüştür.

Şâfiîler’e göre “illallah” denildiğinde şahadet parmağı kaldırılır ve ilk teşehhüdde ayağa kalkıncaya, son teşehhüdde selâm verinceye kadar öylece bırakılır.

Teşehhüdün Arapça aslını bilmeyenlerin asıl metni öğreninceye kadar tercümesini okumaları câizdir. Arapça’sını bilen kişilerin tercümesini okuması hususunda farklı görüşler ileri sürülmüştür. Fıkıh âlimleri İbn Mes‘ûd’un rivayet ettiği, “Teşehhüdü gizli okumak sünnettendir” hadisini (Ebû Dâvûd, “Ṣalât”, 180; Tirmizî, “Ṣalât”,101) delil göstererek teşehhüdün gizli okunmasının sünnet olduğunu, ancak açıktan okunması halinde sehiv secdesi gerekmediğini söylemişlerdir.

Şâfiîler’e göre üç ve dört rek‘atlı farz namazların teşehhüdünden sonra Hz. Peygamber’e salât okunması sünnettir. Son oturuşta ise Salli-Bârik dualarını okumak Hanefî ve Mâlikîler’e göre sünnet, Şâfiî ve Hanbelîler’e göre ise en az, “Allāhümme salli alâ Muhammed” demek farzdır. Namaz kılan kişinin Salli-Bârik dualarının ardından Kur’an ve Sünnet’ten seçilmiş dua metinleri okuması bütün mezheplere göre müstehaptır. Öte yandan klasik İslâm literatüründe nikâh akdi sırasında veya çok önemli başka bir iş sebebiyle yapılan ve hamdele, salvele, kelime-i şehâdet cümlelerini içeren bir konuşma metninin “hutbetü’l-hâcet” diye adlandırıldığı ve teşehhüd kelimesinin böyle bir konuşma metnini, ayrıca cuma hutbesini ve bunların okunmasını ifade etmek üzere kullanıldığı görülür (Buhârî, “Cumʿa”, 29; Ebû Dâvûd, “Ṣalât”, 223; Tirmizî, “Nikâḥ”, 17; Şevkânî, VI, 148-149).

Kaynak: Prof. Dr. Hamdi DÖNDÜREN Delilleriyle Erkam İslam İlmihali, İlamtv, Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

5 VAKİT NAMAZ NASIL KILINIR?

İslam ve İhsan

NAMAZ SURELERİNİN SIRASI İLE OKUNUŞU

Namaz Surelerinin Sırası ile Okunuşu

NAMAZ NASIL KILINIR?

Namaz Nasıl Kılınır?

NAMAZ DUALARI

Namaz Duaları

NAMAZDA OKUNAN DUA VE TESBİHATLARIN ANLAMLARI

Namazda Okunan Dua ve Tesbihatların Anlamları

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

  • Çok teşekkürler:)
    (: (:

    ya ben klask sorusu istiyorum mesala tahiyyatü .................. liahü öyle yok mu boçluk doldurma gibi

    Good I think this is very good . I rite English because I always speak English

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.