'dürüstlük Kantini'nin Kasası Yoksul Öğrenciler İçin Doluyor

Şanlıurfa'da bir lisede, yetkilisi bulunmayan, öğrencilerin alışveriş yaptıktan sonra parasını bıraktığı "dürüstlük kantini"nin geliri, ihtiyaç sahibi öğrenciler yararına kullanılıyor.

Şanlıurfa'daki GAP Kız Anadolu Lisesi'nde, yetkilisi bulunmayan, öğrencilerin, aldığı ürünün parasını bıraktığı "dürüstlük kantini"nin geliri, ihtiyaç sahibi öğrencilere harcanıyor.

Merkez Karaköprü ilçesindeki Akbayır Mahallesindeki lisede, okul yönetimi, çocuklarda dürüstlük, güven ve yardımlaşma duygularını pekiştirmek için okulun bir bölümüne "dürüstlük kantini" yaptırdı.

Normal bir işletmede satılan yiyeceklerin birçoğunun bulunduğu kantinden, ihtiyaçları kadar ürün alıp parasını bırakan öğrenci ve öğretmenler, kantinin geliriyle, kırsaldan gelen ve yatılı olarak eğitim gören ihtiyaç sahibi öğrencilere kaynak sağlıyor.

GAP Kız Anadolu Lisesi Müdürü Zeynep Türkmen, AA muhabirine yaptığı açıklamada, akademik başarının yanı sıra öğrencilere bazı değerleri daha iyi anlatabilmek için sosyal sorumluluk projeleri geliştirdiklerini söyledi.

OKULDA ZİLİMİZ YOK

"Zilsiz okul" projesi kapsamında ders zili çalmadan öğrencilerin derslere girip çıktığını anlatan Türkmen, "dürüstlük kantini" projesiyle de çocuklara olan güvenlerini ortaya koyduklarını ifade etti.

Öğrencilerin de bu projeleri kısa sürede benimsediğini vurgulayan Türkmen, şöyle konuştu:

"Okulumuzda 820 öğrenci var. Maşallah birçoğu derslerinde oldukça başarılı. Biz de akademik başarının yanı sıra bazı sosyal sorumluluk projeleri yapıyoruz. Okulda zilimiz yok. Sorumluluk bilincini geliştirmek için öğrenciler zil çalmadan derse girip çıkıyorlar. Bu sayede ses kirliliği de ortadan kalkıyor. Bunun yanı sıra 'dürüstlük kantini' diye bir uygulama başlattık. Çocuklarımız buradan alışveriş yapıyor ama başında görevli yok, üzerinde zaten fiyatı yazıyor. Ona göre alışverişlerini yapıyorlar. Bu da önemli bir çalışma. Amacımız bu çocuklara, maalesef günümüzde unutulmaya yüz tutmuş değerleri hatırlatmak. Sağ olsun kızlarımız da buna çok ilgi gösterdi. Toplanan paralarla okulumuzda yardıma muhtaç birkaç öğrencimiz var, onlara destekte bulunuyoruz. Çocuklarımız dürüstlük ve yardımlaşmanın önemini daha iyi kavramış oluyorlar."

DAR GELİRLİ ARKADAŞLARINA DESTEK OLUYORLAR

Dokuzuncu sınıf öğrencisi Berfin Emir, projenin kendileri içinde önemli olduğunu belirterek, ihtiyaç sahiplerine yardımda bulunmanın kendilerini mutlu ettiğini dile getirdi.

Emir, "Ürünlerin fiyatları zaten yazılı, biz de istediğimizi alıp ücretini kutuya atıyoruz. Toplanan paralar da güzel bir iş için kullanılıyor. Burada ihtiyaç sahibi arkadaşlarımıza destek olmaya da çalışıyoruz. Dürüstlük, ahlak, güven gibi değerlerimizin önemini kavrıyoruz." dedi.

Nazar Çiftçi ise "Öğretmenlerimiz bu projeyle bize güvenlerini ortaya koyuyor. Biz de insan olarak bunu yerine getiriyoruz. Ürünlerin fiyatı belli, teneffüslerde parasını atıp istediğimizi alıyoruz. Kimse bizi denetlemiyor, biz de hocalarımızın güvenlerini boşa çıkarmamanın mutluluğunu yaşıyoruz. Çok sevinçliyiz." şeklinde konuştu.

Beyza Yetkin de bu anlamlı projeyi hayata geçiren okul yönetimine teşekkür ederek, "Kantinin en güzel özelliği, alıcı da satıcı da biziz. Öğretmenlerimiz bize güvenerek böyle bir çalışma başlattı. Burada hem dürüstlüğün önemini kavrıyoruz hem de yardımlaşma duygusunu yaşamış oluyoruz." ifadelerini kullandı.

Okulda ayrıca israfın önlenmesine yönelik de evlerde kullanılmayan eski kıyafet ve malzemeler, öğrenciler tarafından çeşitli aksesuar ve oyuncaklara dönüştürülüyor.

Kaynak: AA

 

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.