Diyanet’ten Hafta Sonu Kur’an Kursları

Diyanet İşleri Başkanlığı, hafta içi örgün eğitim dolayısıyla Kur’an kurslarına devam edemeyen öğrencilere yönelik hafta sonu Kur’an kursları başlatıyor.

Diyanet İşleri Başkanlığı, öğrencilerin hafta sonlarını daha nitelikli geçirmelerini sağlamak ve yaygın din eğitimi faaliyetlerini yıl boyu sürdürmek amacıyla “Camilerde Hafta Sonu Kur’an Kursları” başlatıyor.

Projeye dair Diyanet Haber sitemize açıklamalarda bulunan Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürlüğü Yaygın Din Eğitimi Daire Başkanı Saliha Bilgiç, özellikle öğrencilerin Kur’an-ı Kerim ve dini bilgilerle ilgili bilgi ve becerilerinin geliştirilmesini amaçladıklarını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Öğrencilerimizin Kur’an-ı Kerim ve dini bilgilerle ilgili bilgi ve becerilerini geliştirmek istiyoruz. Bunu da gençlerimizin hafta sonlarını amaçlı etkinlikler vasıtasıyla daha nitelikli geçirmelerini temin ederek, sağlıklı dinî ve ahlaki gelişim göstermelerine katkı sağlayarak, cami ve Kur’an kurslarıyla olan iletişimlerini güçlendirerek yapmak istiyoruz.”

Yaygın din eğitimi faaliyetlerinin yıl boyu sürdürülmesini hedeflediklerini belirten Bilgiç, şöyle devam etti:

“Özellikle üniversite öğrencilerimizi düşünerek hazırladığımız proje kapsamında kurslarımızı kampüs camilerinde, yurtların yakınında yer alan camilerde açmak istiyoruz. Gençlerin, İslam dininin değerlerini insan ve toplum hayatına anlam kazandıran unsurlardan biri olarak fark etmelerini sağlamak ve olumlu tutum ve davranışlar geliştirmelerine katkı sağlayarak sosyal ilişkilerini ve iletişim becerilerini geliştirmek istiyoruz.”

HAFTA SONU KUR’AN KURSLARI

“Camilerde Hafta Sonu Kur’an Kursları” programı, cumartesi ve pazar günleri haftada dört saat olmak üzere her biri 12 hafta ve 48 saat sürecek; iki dönemde toplam 24 hafta boyunca devam edecek.

“Camilerde Kur’an Öğretimi” kursları kapsamında hazırlanan program, “Din Hizmetleri Sınıfı”nda görev yapan personel tarafından yürütülecek.

Camilerde söz konusu kursların açılabilmesi için en az 15 öğrencinin müracaat etmesi yeterli olacak. Bir öğrencinin en fazla 3 yıl kayıt yaptırabileceği kurslarda görev alan personel, yılda en fazla 100 saate kadar ek ders ücreti alabilecek.

Program, fiziki şartları eğitim öğretime uygun olan camilerde yeterli müracaatın olması şartıyla il ve ilçe müftülükleri onayıyla açılabilecek.

KİMLER KATILABİLECEK?

Programa 7-25 yaş arası bütün öğrenciler başvurabilecek.

Birden fazla sınıf açılması durumunda sınıflar, öğrencilerin yaş grupları dikkate alınarak oluşturulacak. Programda Diyanet İşleri Başkanlığınca Kur’an kurslarına yönelik hazırlanan materyaller esas alınacak.

İŞLENECEK DERSLER

Kurslarda öğrencilerin seviyelerine uygun olarak Kur’an-ı Kerim, itikat, ibadet, siyer ve ahlak dersleri işlenecek.

KAYITLAR NASIL YAPILACAK?

Kurslara kayıtlar il ve ilçe müftülüklerinden yapılabilecek.

KURSLAR NE ZAMAN BAŞLAYACAK, NE ZAMAN BİTECEK?

“Camilerde Hafta Sonu Kur’an Kursları” kapsamında ilk dönem 16 Mart’ta başlayacak ve 2 Haziran’da sona erecek. İkinci dönem ise 23 Mart-9 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilecek.

Kaynak: Diyanet Haber

İslam ve İhsan

KUR’AN ÖĞRENMEK İSTİYORUM

Kur’an Öğrenmek İstiyorum

KURÂN-I KERÎM'İ EZBERLEME TEKNİKLERİ

Kurân-ı Kerîm'i Ezberleme Teknikleri

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.