Ders Zili Öncesi Bu Önerilere Dikkat!

Uzman Psikolog Reyhan Algül, okulların açılmasına sayılı günler kala öğrencilere ve anne babalarına çok önemli tavsiyelerde bulundu.

Okulların açılmasına sayılı saatler kaldı. Artık miniklerin yavaş yavaş tatilden okula hazırlık sürecine alıştırılması gerekiyor. Okula yorgun başlamamaları, motivasyonlarının canlanması, dolayısıyla okulun ilk günlerinin kabusa dönüşmemesi için, tatilin özellikle son iki günü çok önemli. Oyundan uykusuna, beslenmeden televizyon ve tablet başında geçirdiği zamana dek fiziksel ve psikolojik açıdan okul sürecine sağlıklı bir şekilde hazırlanması için dikkat edilmesi gereken basit ama etkili yollar var. Peki çocuğunuzun bir yandan tatilin son günlerinin keyfini çıkarırken bir yandan da okula hazırlanması için nasıl bir planlama yapmalısınız? İşte cevabı:

UYKU SAATİNİ DÜZENLEYİN

Tatilin son günlerinde öncelikle uyku saati ile ilgili düzenlemeye gitmek gerekiyor. Tatil süresince daha esnek saatlerde uyuyan ve uyanan çocukların, artık bu son birkaç günde mümkün mertebe okul için uyudukları ve uyandıkları saatlerdeki düzenlerine geri dönmeleri gerekiyor. Özellikle okulun başlamasından bir önceki gece geç yatarlarsa, pazartesi sabahı hem uyanmaları sıkıntılı olabilir hem de uykuya ihtiyaç duyacakları için okula gitmek istemeyebilirler.

DENGELİ BESLENMESİNİ SAĞLAYIN

Aileler ne kadar dikkat etse de tatillerde çocukların daha fazla fast food türü yiyecekler tükettikleri, sabah geç uyandıkları için kahvaltı yapmak istememeleri bir gerçek. Sokakta oynayan, dışarıda etkinliklere katılan hatta evde olmasına rağmen öğlen ev yemeği yemeyen çocuklar da hayli fazla. Ama artık normal beslenme düzenine döndürülmeleri gerekiyor. Kızartma, aşırı yağlı ve şekerli yiyeceklerden uzaklaşmaları şart.

TELEVİZYON VE TABLETTEN KADEMELİ UZAKLAŞTIRIN

Tatil süresince televizyon izleme, tabletle oynama gibi konularda çocuklarınız ne kadar kural koysanız da sınırları hayli zorladı şüphesiz. Ama artık bu son günlerde kademeli olarak azaltma zamanı. Bu konuda taviz vermemeli, özellikle uyku saatinden önce tablet ve televizyon yerine zamanını kitap okuyarak, etkinlik yaparak veya sohbet ederek sohbet ederek geçirmesini sağlamalısınız.

ÖDEVLERİ SON GÜNE BIRAKTIRMAYIN

verildiyse bunların kesinlikle son pazar gününe ya da gecesine bırakılmaması gerekiyor.

Uzman Psikolog Reyhan Algül “Okul açılmadan önce çocuğu motive eden ve ona güvendiğinizi belirten cümleler kurmanız çok önemli. Karnesinde zayıflar varsa ikinci dönemde düzenli bir şekilde çalışarak başarılı olacağına inancınızı hissettirin. Herhangi bir sorunu olduğunda mutlaka sizinle paylaşmasını, kendini ifade etmesini sağlayın” diyor.

SON İKİ GÜN EVDE OLUN

Tatilin son iki günü seyahate çıkmamak ve seyahatten dönüşün son günlere bırakılmaması önemli. Yolculuk süreci çocuk üzerinde hırpalayıcı olabilir. Özellikle son iki gününü çocuğun kendi evinde, kendi düzeninde geçirmesi okula karşı motivasyonunun azalmasını önlemek için önemli.

ALIŞVERİŞ MERKEZİNDEN UZAK TUTUN

Özellikle pazar gününün alışveriş merkezi gibi kapalı alanlarda geçirilmemesi, dışarı çıkılacak ise çocuğun fazla yorulmayacağı, birkaç saati geçmeyecek açık alanların tercih edilmesi gerekiyor.

BERABER OKUL MALZEMELERİNİ GÖZDEN GEÇİRİN

Çocuğunuzun hem okul sürecine alışması hem de sorumluluk duygusunun gelişmesi için son iki gün çantasını yerleştirmesine, kırtasiye eksikleri varsa bunların tespitine imkan tanıyın; beraberce tamamlamaya, giyeceklerini birlikte hazırlamaya özen gösterin.

ÇALIŞAN BİR ANNE DEĞİLSENİZ AYRICA DİKKAT

Eğer ev hanımıysanız yarı yıl tatilinde şüphesiz çocuğunuzla çok daha vakit geçirme imkanı buldunuz. Hele de çocuğunuz ilk kez okullu olmuşsa, yeniden size alıştığından ayrılmak istememesi işten bile değil. Bu nedenle çocuğunuzla sohbet ediyor olmak, sizden ayrılmakla ilgili kaygı belirtileri gösteriyorsa duygularını ifade etmesini sağlamak, okulla ilgili motive edici şeyler söylemek önemli.

İĞNEYİ KENDİNİZE BATIRIN

Uzman Psikolog Reyhan Algül, çocuğun ailenin yansıması olduğunu belirterek “İkinci dönem sadece çocuğunuzun öğrenci olarak ikinci dönemi değil, sizin de veli olarak ikinci döneminizdir. Bu yüzden öncelikle ebeveyn olarak kendi tutumlarınızı gözden geçirmeyi unutmamanız gerekiyor” diyor.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.