Çikolatalı Kahveli Kup Nasıl Yapılır?

Çikolatalı kahveli kup tarifi için malzemeler ve yapılışı... 

Çikolatalı kahveli kup için malzemeleri şöyle sıralayabiliriz:

KEK İÇİN MALZEMELER

  • 2 paket bitter çikolata
  • 1 su bardağı sıcak süt
  • 1 fincan tereyağı
  • 1 su bardağı şeker
  • 1 kabartma tozu
  • 4 yumurta
  • 2 bardak un

BEYAZ VE KAHVELİ KREMASI İÇİN

  • 2 bardak süt
  • 4 kaşık şeker
  • 1 kaşık nişasta
  • 2 kaşık un
  • 1 yumurta beyazı
  • 1 tatlı kaşığı tereyağı
  • 2 kaşık nescafe

ÇİKOLATA SOSU İÇİN

  • 1 paket krema
  • 100 gr bitter çikolata

SÜSLEME İÇİN

  • 200 gr kaymak
  • 1 kutu krema

ÇİKOLATALI KAHVELİ KUPUN YAPILIŞI

İlk önce kekini pişirelim. Sıcak sütün içerisine bitter çikolatayı kırarak ekleyelim ve erimesini sağlayalım. Ayrı bir kapta, tereyağı ile şekeri krema hâline gelene kadar mikserle çırpalım. Teker teker yumurtaları ekleyerek çırpalım. Eriyen sütlü çikolatayı, tabii ki soğuduktan sonra, ilâve edip un ve kabartma tozunu da ekleyerek çırpalım.

Tepsimize yağlı kâğıt döşeyerek kekimizi yayalım ve 180ºC derecede önceden ısıtılmış fırında pişirelim. Kekimiz pişip soğuduktan sonra, elimizle ufalayalım. (Artan keklerimizi de böyle değerlendirebiliriz.)

Kremamız için iki ayrı tencere alıp iki ayrı ölçü hazırlayalım. Birisi kahveli, diğeri beyaz olacak süt, un, nişasta, yumurta ve şekeri karıştırıp pişirelim. Piştikten sonra tereyağı ekleyelim ve mikserle çırpalım.

Diğer krema için de bütün malzemeleri ve kahveyi ekleyip pişirelim. Kaynadıktan sonra da tereyağı ekleyelim, mikserle çırpalım. Üstünün çikolatalı malzemesi için kremayı bir tencerede ısıtalım. Kaynama derecesine gelmeden parçaladığımız çikolataları ekleyip erimesini sağlayalım.

Üstünün kaymağı için de krema ile kaymağı mikserle çırpalım. Bütün bu malzemeleri hazırladıktan sonra, kuplarımızın içerisine sırayla kahveli krema, kek, beyaz kremayı yerleştirelim ve bu işlemi her biri için tekrarlayalım. En sonunda çikolata sosumuzdan dökelim. Pasta şırıngasına boşalttığımız kaymağı sıkalım ve üzerine kek kırıntısı serpip buzdolabında bir saat kadar dinlendirelim, servis yapalım. Âfiyet olsun.

Kaynak: Ruşan Kavallı, Şebnem Dergisi, 141. Sayı

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.