'canım Kızım Okulda' Projesiyle Okullarına Döndüler

Erzurum Atatürk Üniversitesince kız öğrencilerin okula kazandırılması amacıyla yürütülen proje sayesinde, ortaokul çağındaki 90 kız öğrenci, yeniden okullarına kavuştu.

Erzurum Atatürk Üniversitesince kız öğrencilerin okula kazandırılması amacıyla yürütülen "Canım Kızım Okulda" projesi sayesinde, okula gitmeyen ya da devamsızlık yapan ortaokul çağındaki 90 kız öğrenci yeniden okula kazandırıldı.

Üniversitenin Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Selçuk Ilgaz ve ekibi, çeşitli nedenlerden dolayı okula gitmeyen ya da az devam eden kız öğrencilerin okula devamının sağlanması amacıyla "Canım Kızım Okulda" projesini hazırladı.

Avrupa Birliği ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığınca finanse edilen 192 bin avro bedelindeki proje kapsamında Ilgaz başkanlığındaki ekip, öncelikle Palandöken, Yakutiye ve Aziziye ilçelerinde ortaokula gitmeyen ya da devamsızlık yapan yaklaşık 500 öğrenci tespit etti.

Ekiptekiler, mahalle muhtarlarının yardımıyla ikna edilen 150 öğrencinin ailesiyle görüşüp kızların okula devamsızlık nedenlerine ilişkin anket yaptı.

Proje koordinatörü de olan Yrd. Doç. Dr. Ilgaz, AA muhabirine, ortaokul çağındaki kız öğrencilerin okula gitmediğinin tespitiyle bu sorununun önüne geçmek için proje hazırladıklarını belirterek "Eğitim sitemindeki sorunlara baktık ve 500 kızın okula devam etmediğini ya da az gittiğini gördük. Çocukların okula kazandırılması amacıyla Canım Kızım Okulda projemizle Allah'a şükür 90 kızımız okuluna döndü." dedi.

Proje sonrası kamu spotu hazırlayan ekiptekiler, anket sonuçlarını ilgili kurum ve kuruluşlara da gönderdi.

Bu seminerler ve yapılan görüşmeler sonucu aileleri ikna edilen 90 kız çocuğu yeniden okula başladı.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.