Besinleri Pişirirken Nelere Dikkat Edilmeli?

Besin değerleri açısından vücudumuz için faydalı olan et, süt gibi ürünleri yanlış pişirdiğinizde bütün besin değerlerini kaybeder. O yüzden besinleri pişirirken bazı hususlara dikkat etmek gerekiyor. İşte besinleri pişirmenin püf noktaları...

Besinleri pişirirken dikkat edilmesi gereken hususlar...

ET PİŞİRİRKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Normal ısıda pişirilmiş ette besin değeri kaybı olmaz. Ancak yüksek derecede pişen etlerde vitamin kaybı yaşanır. Fırın, ızgara ve yağda yüksek ısıda pişirilen etler hem suyunu kaybeder hem de içerisinde var olan vitamin ve minerallerin kaybolmasına neden olur.

Bu vitamin ve mineral kaybını yaşamamak için etleri,  üzeri kapalı olarak domates veya başka bir sulu sebzeyle orta dereceli ısıda yavaş pişmelidir. Böylelikle hiç vitamin kaybı yaşanmaz.

SEBZE PİŞİRİRKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Sebzelerde ise durum tam tersi bir hal alıyor. Sebzeler içerisinde bol miktarda su barındırır. Bu nedenle mümkün olduğunca su katılmadan ve kısa sürede pişirilmesi gerekir.

Sebzeler haşlandıktan sonra haşlama suyu kesinlikle dökülmemelidir. Pişirme suyunun dökülmesi halinde B1 vitamini ve Folik asit tamamen kaybolacaktır.

Patates mümkün olduğunca kabuklu pişirilmelidir. Kabuğu ile birlikte pişirilmiş bir patates yaklaşık 1,600 miligram potasyum içerir, yani tüm bir gün için önerilen miktarın yarısı kadar ve potasyumuyla ünlü muzdan neredeyse 4 kat fazladır.

Potasyum sadece hidrasyon ve atletik performans için önemli bir elektrolit anahtar

Doğranmış sebze ve meyveler pişirileceği zaman, kaynar suya atılmalıdır. Soğuk suya konarak pişirilmemelidir. Taze sebzeler domates veya salça gibi asitli bir yiyecekle pişirilirse pişme süresi uzar.

SÜT PİŞİRİRKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Sütlü tatlılar pişirilirken tatlıya, ateşten almadan önce şeker eklemeniz gerekir. Bu durumda yaptığınız sütlü tatlının vitamin değerleri kaybolmamış olur.

Ayrıca, süt kabardıktan sonra karıştırılarak 5 dakika kaynatılıp ve hemen soğutulmalıdır. Buzdolabında cam kavanozda 1-2 gün saklanabilir.

MAKARNA SAĞLIKLI PİŞİRME YÖNTEMLERİ

Makarna ve diğer tahıl grubu besinleri pişirirken pişirme suyunun dökülmesi suda eriyen vitaminlerin özellikle de B grubu vitaminlerin kaybına yol açmaktadır.

Besin öğesi kaybını en aza indirmek için makarna ve benzeri tahıl grubu besinleri az suda haşlayarak ve suyunu çektirerek pişirilmesi uygun olur.

Kaynak: Milliyet

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.