Başpiskoposun Cami Açıklaması Şok Etti

Yunan Başpiskopos İeronimos, Atina’ya cami inşa edilmesi ile ilgili endişelerinin bulunduğunu belirterek, bu konuda acele edilmemesi gerektiğini söyledi. Cami için tahsis edilen alanı işgal eden aşırı sağcı grubun lideri ise inşaatın başlamasına izin vermeyeceklerini söyledi.

Özel bir televizyon kanalına konuşan İeronimos,Yunanistan’ın başkenti Atina’da cami yapılmasına önceden olumlu baktığını, ancak ülkede son zamanda yaşananlar nedeniyle artık bununla ilgili çekinceleri bulunduğunu ifade etti.

CAMİ İNŞAATININ ERTELENMESİNİ İSTEDİ!

Yunan Kilisesi’nin bu konuyu incelediğini belirten İeronimos, ülkede bulunan Müslümanların durumunun ne olacağı konusu açıklığa kavuşuncaya kadar cami inşaatının ertelenmesini istedi.

İeronimos, “Acele etmemeliyiz. Camiyi kimlere yapacağız? Bu insanlar ne yapacak? İbadet mi, yoksa camiler cihatçılık ve köktendincilik okulu mu olacak? Tüm bunları kim kontrol edecek. Ülkedeki Müslümanların durumu açıklığa kavuşuncaya kadar ertelenebilir. Burada kalacaklarsa hakları var. Ancak, geçici iseler ne gerek var. Hiçbir şey yapmayacağız" ifadelerini kullandı.

AŞIRI SAĞCILAR CAMİ İÇİN TAHSİS EDİLEN ALANI İŞGAL ETTİ

Öte yandan cami yapımı için tahsis edilen Atina Belediyesi’ne ait arsa aşırı sağcı bir grup tarafından Temmuz ayından bu yana işgal altında. Kendilerine ‘Yunan Yedekler ve Halk Askerleri Hareketi’ anlamına gelen Greek movement of Reservists and Citizen-Soldiers adını veren grubun lideri Yannis Ioannidis, News IT’ye yaptığı açıklamada “Bu özgür Yunanistan” dedi.

IOANNİDİS: EĞER BURAYA CAMİ YAPMAK İÇİN İŞ MAKİNELERİNİ GETİRİRLERSE…

Cami için ayrılan askeri bölgenin evsiz Yunanlar için olduğunu ve Yunan toplumunun Müslümanlaşması tehlikesi olduğunu savunan Ioannidis, “Eğer buraya cami yapmak için iş makinelerini getirirlerse, şoförü yerinden çıkarır ve burayı basketbol sahası yaparım. İstedikleri kadar biber gazı sıksınlar, sonrasında da cesetler için poşet getirsinler” dedi. Ioannidis, Persler ve Yunanlar arasındaki Termopylae Muharebesi’ni de hatırlatarak “Burası bizim için Termopylae” ifadelerini kullandı.

Yunanistan Şeffaflık ve İnsan Hakları Genel Sekreteri Kostis Papaioannu konuyla ilgili yayımladığı yazılı açıklamada, işgalci grupların bu faaliyetlerinin geçmişte yaşanan nefret gösterilerini hatırlattığını belirterek, bu durumun kamu düzeni ve güvenlik açısından tehlike oluşturduğunu kaydetti. Papaioannu açıklamasında, "Bu hareketin amacının ibadet yeri inşa edilmesini engellemek olduğu aşikar. Ancak, bu devletin bir kararıdır ve ülkenin uluslararası bir sorumluluğudur" ifadelerini kullandı.

SYRIZA: AŞIRI SAĞCILAR ÜLKEDE YAŞAYANLARIN İBADET HAKKINI ENGELLEYEMEZ

SYRIZA’dan yapılan açıklamada, cami yapımı için tahsis edilen arsanın işgal edilmesinin ırkçı bir hareket olduğu ifade edilerek, aşırı sağcı seslerin ülkede yaşayanların ibadet haklarını engelleyemeyeceği kaydedildi. PASOK partisinden yapılan açıklamada ise cami yerinin bilinen aşırı sağcı çevreler tarafından yaşa dışı olarak işgal edildiği ve devletin buna duyarsız kaldığı belirtildi. Bu konuda yetkili olan Şeffaflık ve İnsan Hakları Genel Sekreterliği’nin, yasal uygulama yönüne gitme yerine sadece yazılı bir duyuru yayımlamakla yetindiği ifade edilen açıklamada, yetkili savcılığa hareket geçme çağrısında bulunuldu.

KAMİNİS: GÖRÜŞLERİM BİLİNİYOR

Cami alanının işgal edilmesiyle ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan Atina Belediye Başkanı Yorgos Kaminis ise işgal olaylarıyla ilgili belirli görüşleri bulunduğunu ve bunların bilindiğini söyledi. Kaminis ayrıca, “Şehrin çevresinde 200 tane gayriresmi yer olacağına bir tane resmi yer olması çok daha iyidir” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Ülke

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.