Bahar Nezlesine Dikkat!

Kulak, Burun, Boğaz (KBB) Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Serkan Yağcı, bahar aylarında doğanın hareketlenip, çiçeklerin açmasıyla, ortaya çıkan polenlerin insanlarda mevsimsel alerjik rahatsızlıklara sebep olduğunu söyleyerek, bahar nezlesine yatkınlığı olanların, sabahın erken saatlerinde evlerini havalandırmaları gerektiği uyarısında bulundu.

Yağçı, bu rahatsızlığın halk arasında, saman nezlesi, bahar nezlesi olarak adlandırıldığını belirterek, “Hastalarımız burun tıkanıklığı, burun kaşıntısı, üst üste beş altı defa hapşırma, göz altlarında morluk, şişme, gözlerde kızarıklık tat ve koku duyularında azalma gibi şikayetlerle bize başvururlar. Bunun temel sebebi çiçek polenleri ev tozu akarları, küf mantarları veya hayvan tüylerine karşı vücudumuzun gösterdiği bir reaksiyondur. Bu reaksiyon kişiden kişiye şiddeti değişmekle beraber alerjene etki süresi ve etkilenen alerjenin miktarına da bağlıdır” dedi.

Yağcı, alerjenin etkilenme süresine bağlı olarak şiddetin semptomlarının da arttığını ifade ederek, “Özellikle hastalarımızda burun tıkanıklığına bağlı uyku problemleri buna yönelik iş ve okul başarılarında düşme, burun tıkanıklığının uzun sürmesine bağlı olarak orta kulak iltihapları orta kulakta sıvı birikmesi bazı sinüzit iltihaplarına neden olabildiği gibi astım gibi hastalıkların alt solunum yolları (ASY) hastalıklarının da tetiklenmesine neden olabilir” diye konuştu.

“ÇOCUKLAR VE GENÇ ERİŞKİNLERDE SIK RASTLANIR”

Bahar alerjisinin çocuklar ve genç erişkinlerde de çok sık rastlandığını söyleyen Yağcı, “Özellikle astım hikayesi ve ailesinde alerji öyküsü bulunan hastalarımız daha hassastır. Tanısında hastasından aldığımız öyküyle beraber fizik muayeneyi kullanıyoruz. Bu rahatsızlığın tedavisinde ilk basamak tabii ki alerjen maruziyetinden hastalarımızı korumaktır. Yatkınlığı olan hastalarımıza özellikle bahar aylarında evlerini havalandırmalarını sabahın erken saatlerinde, polenlerin uçuşma zamanının yoğun olduğu sırada havalandırma yapmalarını öneriyoruz. Açık havalarda fazla dolaşmamalarını bahçe işleriyle uğraşmamalarını öneriyoruz. Toz maskesi ve gözlük kullanmaları faydalı olabilir.

Özellikle dışarıdan eve geldiğinde, dışarıda üzerimize yapışan polenleri eve taşımama amaçlı duş alınabilir ve elbiseler muhakkak değiştirilmelidir. Çamaşırlar dışarıda kurutulmamalıdır. Günümüzde de çok yoğun yaygın olarak kullandığımız evimizde ve arabalarımızda klimalara da muhakkak polen filtreleri takılmalıdır. Semptomları çok şiddetli olan hastalarımızda doktor kontrolü altında alerjiye yönelik haplar burun spreyleri ve aşı tedavileri de uygulayabilmekteyiz. Bunun dışında bazı seçtiğimiz vakalarda eğer burun kemiğinde eğrilik burun etlerinin şişliği ya da sinüs problemleri gibi cerrahi tedaviler de önermekteyiz. Ancak burada unutulmaması gereken bir nokta var ki, önerdiğimiz cerrahi tedavi alerji yatkınlığını giderme amaçlı değil bu problem neticesinde oluşabilecek sıkıntıların sıklık ve şiddetini azaltma amaçlıdır” dedi.

Kaynak: İHA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.