Bağırsak Gazı Ne Demek?

Bağırsak gazı, yemek yerken yutulan havadan ya da sindirim sırasında besinlerden çıkan gazlardan oluşan, bağırsaklarda biriken uçucu gazdır. Bağırsak gazı neden olur, nasıl geçer?

Bağırsak gazı genel olarak hava yutmaktan ya da yiyeceklerin sindirim sırasında parçalanmasından kaynaklanır. Bazı yiyecekler kolay sindirilemeyen maddeler içerir. Bu nedenle, bu maddeler kalın bağırsağa kadar değişmeden gelir ve burada bulunan bakteriler tarafından daha basit maddelere (gazlar da dahil) parçalanır.

ORTALAMA GAZ ÇIKARMA SAYISI

İnsanlar günde ortalama 10 ile 20 arasında gaz çıkarır. Bazen sessiz sedasız, bazen büyük bir gürültüyle, bazen ise en olmadık yerlerde dışarı çıkan bağırsak gazı rahatlamaya neden olur.

Bazı yiyecekler kiminde gaz şikayetine neden olurken, diğer bir kişiye bu anlamda hiç dokunmayabilir. Şişkinlik karın bölgesinde doluluk hissidir ve çoğunlukla bağırsak gazının toplanmasından kaynaklanır. Gaz şikayetleri hava yutmayı azaltarak, beslenmede değişiklik yaparak ve bazı reçetesiz ilaçlarla giderilebilir.

Bağırsak gazına neden olan yiyeceklerin başında; kuru fasulye, mercimek, laktoz içeren süt ürünleri, brokoli, kırmızı et, nohut, bulgur ve yumurta gelir.

KADINLARIN GAZI DAHA KÖTÜ KOKAR

Gazın kötü kokmasının sorumlusu hidrojen sülfür adlı bir gaz ve çıkardığımız gazın sadece %1’ini oluşturur. Kadınların bağırsak gazı daha fazla hidrojen sülfür içerdiği için kadınların gazı erkeklere oranla daha kötü kokar ama erkekler kokulu gazı gün içinde kadınlardan daha çok çıkarır.

BAĞIRSAK GAZI NASIL GİDERİLİR?

1- Besinleri yavaş yavaş ve çiğneyerek yemek faydalı olacaktır.

2- Gazlı içeceklerden uzak durulmalı, pipet yada kamış kullanılmamalıdır.

3- Yemeklerden sonra kısa bir yürüyüş yapmak etkili olacaktır.

4- Sakız ve sigaradan uzak durulmalıdır.

5- Yağsız gıdalar tüketilmeli ve yapay tatlandırıcılardan uzak durulmalıdır.

6- Anason, papatya ve zencefil çayı içmek faydalı olacaktır.

7- Diş sağlığına önem verilmelidir.

8- Probiyotik oranı yüksek yoğurt veya kefir tüketilebilir.

Kaynak: En Son Haber

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.