Aziz Mahmud Hüdâyi Camii Açıldı

Üsküdar'da restorasyonu tamamlanan Aziz Mahmud Hüdayi Camisi'nin yeniden hizmete açılış törenine Başbakan Yardımcısı , İstanbul Valisi, Vakıflar Genel Müdürü,  Aziz Mahmud Hüdayi Vakfı Şeref Başkanı Osman Nuri Topbaş Hocaefendi ve birçok Hüdayi gönüllüsü katıldı.

Haber: Ömer Faruk Yasin - Abdullah Güner

Cuma namazından önce kürsüden kısa bir sohbet yapan Muhterem Osman Nuri Topbaş Hocaefendi, dünle bugünü kıyas etmek açısından hatıralarından örnekler vererek, imam hatipte okuduğu yıllarda İstanbul camilerinin ne durumda olduğuna değindi. Ecdadın insanlığa hizmet ve ibadet için bırakmış olduğu imaretlerin ve mescitlerin; marangozlara, nalbantlara kiralandığını ve cami bahçelerinin mahallenin top sahası olarak kullanıldığını ifade etti.

EN GÜZEL KULLUK VAİZFESİ NAMAZLA BAŞLAR

Muhterem Osman Nuri Topbaş Hocaefendi sohbetinde şunları ifade etti:

“Osmanlı’nın hükümran olduğu bütün topraklarda bu ifadelerin canlı numuneleri yüzyıllardır devam etmektedir. Onun çil çil hutbelerde, kalem gibi minarelerde okunan ezan sesleri hiç şüphesiz ki onlar için onları inşa ve ihya eden ecdadın iman ve vecdlerine kıyamette şehadet edecektir. Bize bir vefa borcu olarak düşen vazife ecdadımızdan kalan eserlerin tekrar ihya edilmesidir. Muhterem kardeşler! Ben, imam hatip okulunun ilk talebelerindenim. Hatırımda kaldığı kadarıyla o zamanki İstanbul’dan birkaç manzarayı, o gün ile bugünü kıyaslamak babında, anlatmak istiyorum size.

İlk imam-hatip okulunun açıldığı yer Vefa semtidir. O Vefa semtinde Vefa bozacısı vardır ve yanında da ufak bir mescit vardır. Bu mescit bir Ermeni nalbanda kiralıktı ve at girip çıkardı. Şehzadebaşı’nın arkasında güzel bir mescit vardı, o da bir marangoza kiralıktı. Süleymaniye Camii’nin, Sultanahmet Camii’nin ve Şehzadebaşı Camii’nin avluları mahallenin top sahasıydı. Civarındaki külliyenin medreseleri ise Romen vatandaşlara verilmişti. Onlar da harap haldeydi. Camilerin halıları lif lif kalkmıştı. Kırılan pencereler de ancak kartonlarla kapatılırdı. Elhamdülillah, bugün Allah’ın bir lütfu, ülkemize gelen büyük bereketli yağmurlar ile bütün bu vakıf arazileri ve vakıf eserleri ihya ediliyor. Gayrette bulunanlara tekrar tekrar Allah rahmet etsin, bereket versin. Onlara çok teşekkür ederiz, Allah razı olsun.

BU ESERLER BİRER ŞEHADETTİR

Osman Nuri Topbaş: "Bu camilerde okunan mevlitler, ezanlar memleketimiz için büyük bir rahmet. Bir beldemizden diğer bir beldemize kadar uzanan ezan sesleri, bu eserleri ihya edenler için birer şehadettir.  Cenabı Hak وَنُنَزِّلُ مِنَ الْقُرْآنِ مَا هُوَ شِفَاء وَرَحْمَةٌ لِّلْمُؤْمِنِينَ وَلاَ يَزِيدُ الظَّالِمِينَ إَلاَّ خَسَارًا "Biz Kuran’ı rahmet ve şifa olarak indirdik” buyuruyor. Kur’an kurslarımızla, camilerimizle, yapılan hizmetlerimizle Cenabı Hak bol bol memleketimize bereketli rahmet yağmurları nasip eylesin inşallah."

Muhterem kardeşlerimiz! En güzel kulluk vazifesi namazla başlıyor. İlk farz olan ibadet namazdır. Her Fatiha suresini okuduğumuzda “İyyake na’budü ve iyyake nestain” diyoruz. Ancak böyle bir cemi olarak içtimai olarak, toplu olarak kıldığımız namazlar, yaptığımız ibadetler vs. bütün amellerimiz Allah’ın yardımına bir sebeptir. Sonra “İhdines-sırat el-müstakim” diyoruz. O da bir cemi olarak geliyor bize. Demek ki inşallah cümlemiz sıratı müstakim üzare olacağız. Camilerimizi, namazlarla ve ibadetlerimizle ihya edeceğiz ve rahmet-i ilahinin tecellisine nail olacağız.

Mü’minun suresinde huşu ile kılınan bir namaz istiyor Cenabı Hak. “Müminler felah buldu. Onlar ki namazlarını huşu ile kılarlar” buyuruyor. En güzel huşu ile kılınan namazlar da yine mescitlerde kılınmaktadır. Rabbimiz “Ben insanları ve cinleri bana kulluk etsinler diye yarattım” buyuruyor. Kulluk çok mühim. Kulluk bu kadar mühim olduğundan dolayıdır ki toplu ibadetlere de ihtiyaç olan kulluk mekânları mescitler ve camileri Cenabı Hak bizzat kendine izafe etmiştir. Allah’ın evi, mescidullah gibi ifadeler bunun en güzel örneğidir.”

Cuma hutbesi için minbere çıkan Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Kamil Yılmaz, mescitlerin birlik ve beraberlik açısından önemine vurgu yaparken, diğer yandan da restorasyon ile ilgili bazı şikayetlerini dile getirdi. Caminin iç kısmında bulunan Aziz Mahmut Hüdayi Hazretlerinin elbiselerini değiştirdiği, zikirlerin yapıldığı şeyh dairesinin aslına uygun bir şekilde restore edilmediğini ifade ederek, bunun düzeltilmesinin gerekli ve önemli olduğunu söyledi.

Aziz Mahmud Hüdayi Camii, İstanbul'un Üsküdar ilçesinin Aziz Mahmud Hüdayi Mahallesi'nde yer alan, Osmanlı Dönemi'nden kalma tarihi bir camidir. Kanuni Sultan Süleyman'ın torunu olan Ayşe Hümaşah Sultan tarafından, üçüncü eşi Aziz Mahmud Hüdayi adına yaptırılmıştır. 1595 yılında ibadete açılan cami, mimari olarak Osmanlı esintilerini yansıtmaktadır. Zamanla harap olan caminin bugüne kadar 3-4 kere yenilendiği biliniyor. Son olarak Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restorasyon çalışmaları yapılmış ve 23 Mayıs 2014’te yeniden ibadete açılmıştır.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.