Ankaralı Berberden Engeliler İçin Anlamlı Kampanya

Engelliler Haftası boyunca topladığı kapaklarla engelli vatandaşlara tekerlekli sandalye almayı hedefleyen Ankaralı berber Buyruk, 100 mavi kapak getiren vatandaşları ücretsiz tıraş ediyor.

Yenimahalle ilçesinde berberlik yapan Buyruk, düzenlediği kampanya kapsamında topladığı mavi kapakları anlaştığı su firmalarına götürerek, karşılığında tekerlekli sandalye almayı planlıyor. Esnaf, tekerlekli sandalyeleri engelli vatandaşlara hediye edecek.

"ENGELLİLERİN YANINDA OLMAK İSTEDİM"

Ercan Buyruk, 28 yıldır ilçede berberlik yaptığını belirterek, "10-16 Mayıs Engelliler Haftası dolayısıyla, 'ben de bir kuaför olarak bu kardeşlerimize ne yapabilirim' düşüncesiyle mavi kapak projesi başlattım. 100 kapak getiren arkadaşlarımı, kardeşlerimi tıraş edeceğim. İki su firmasıyla görüştüm. Bu kapaklar onlara gidecek, onlar da bize 2 ya da 3 tekerlekli sandalye verecek. Bunları da engelli kardeşlerimize ileteceğiz." dedi.

23 Nisan'da, 19 Mayıs'ta ve 18-24 Mart Yaşlılar Haftası'nda da benzer kampanyalar düzenlediğini kaydeden Buyruk, engelli vatandaşların da yanında olmak istediğini, bu amaçla böyle bir proje hazırladığını ifade etti.

"ENGELLİ ARKADAŞLARIN YÜZÜ GÜLÜYOR"

Bugün sağlıklı olmanın, yarın engelli olunmayacağı anlamına gelmediğini vurgulayan Ercan Buyruk, "Nisan ayından beri bu işe yoğunlaştım. Şu anda 7 ila 10 bin arasında kapağımız birikti. Kapak projemiz haziran ayına kadar devam edecek. Kapak adedinin çok önemi yok. Su firmaları, 'sen eğer 100 kapağa ücretsiz tıraş ediyorsan, fedakarlık yapıyorsan, getirdiğin kapak sayısının çok önemi yok, biz de o kardeşlerimize destek olacağız' sözünü verdi. Onlar da bu etkinlikte yer almak istedi. 'Tıraşlar olunuyor, kapaklar çoğalıyor, engelli arkadaşların yüzü gülüyor' şeklinde slogan da hazırladım." diye konuştu.

Buyruk, insanların birlik ve beraberlik içinde, saygı ve sevgi ile aşamayacağı hiçbir engelin olmadığı mesajını vererek, tekerlekli sandalyeleri haziran ayında engelli vatandaşlara teslim etmeyi düşündüğünü dile getirdi.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.