Akdeniz Diyeti Yap, Çocuğun Olsun

Tüp bebek tedavisi gören kadınlar bol bol avokado meyvesi ile gerçek zeytinyağı tüketirlerse çocuk sahibi olma şansları üç kat artıyor.

İlginç bilimsel gerçek Harvard Tıp Fakültesi Massachusette General Hastanesi Üreme Merkezi’nde tedavi gören 147 kadını kapsayan araştırmayla ortaya çıktı. Bilimsel sonuçlar, İstanbul’da yapılan ESHRE (European Society of Human Reproduction and Embryology) Avrupa Üreme Derneği Toplantısı'’nda 150 ülkeden 10 binin üzerinde katılımcıyla paylaşıldı.

Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Betül Görgen, diyetteki yağlarla tüp bebek tedavisini ilişkilendiren ilk çalışma hakkında şu bilgileri verdi:

BAŞARIYI 3 KAT ARTIRIYOR“

Akdeniz diyetinin bir parçası olarak tüketilen bazı gıdalardaki yağlar, tüp bebek tedavisi gören kadınlarda başarıyı üç kat arttırabilir.

Zeytinyağı, ayçiçek yağı, fındık ve tohum yağı gibi tekli doymamış yağ içeren diyetlerin, anne olma açısından, farklı yağ çeşidini içeren diyetlere göre daha faydalı olduğu bulunmuştur. Bu yağları bol miktarda tüketenlerin tüp bebek tedavisi sonrası bebek sahibi olma oranları, az miktarda tüketenlere göre 3,4 kat daha fazladır.

Harvard’daki çalışma grubunun lideri Prof. Jorge Chavarro, tekli doymamış yağlar açısından en zengin gıdanın avokado ve zeytinyağı olduğunu söylüyor.

TEREYAĞI VE KIRMIZI ET TÜKETENLERDE DÜŞÜK!

Tereyağı ve kırmızı etten zengin beslenme şekli olan grupta ise, tüp bebek tedavisi sırasında toplanan kaliteli yumurta sayısı düşüktür.

Bu çalışmayı gerçekleştiren araştırmacılar, zaten kalbi koruduğu bilinen, tekli doymamış yağların vücudun iltihabi yanıtını azaltarak ve insülin duyarlılığını değiştirerek doğurganlığı artırdığını düşünmektedir.

Çalışma grubunu oluşturan ve tüp bebek tedavisi gören kadınlar, farklı beslenme tiplerinin içerdiği yağların miktarlarına göre gruplara ayrılmış ve her grupta elde edilen tedavi sonuçları birbiriyle karşılaştırılmıştır. Tüm yağ çeşitlerini bol miktarda tüketenlerde elde edilen yumurta sayısı azdır ve iyi kalitede değildir. Özellikle de doymuş yağlardan zengin besinleri tüketenlerde. Ayrıca besinlerle fazla miktarda çoklu doymamış yağ tüketenlerde, embriyo kalitesinin oldukça kötü olduğu görülmüştür.

CANLI DOĞUM ORANI 3,4 KEZ DAHA FAZLA

Oysa besinlerle yüksek oranda tekli doymamış yağ tüketenlerde, canlı doğum oranı, bu yağları en düşük seviyede tüketen gruba göre 3,4 kez daha fazladır.

Elde edilen sonuçlar oldukça enteresan olmakla beraber, diyetteki yağlarla tüp bebek tedavisini ilişkilendiren ilk çalışma. Bu nedenle de olgu sayısı az olmasına rağmen, ortaya çıkan sonuçlar daha ileri düzeyde araştırmayı hak ediyor.”

AVOKADO TÜRKİYE’DE DE YETİŞİYOR

Bu arada, anavatanı Meksika ve Guetamala olan avokado yetiştiriciliği Türkiye’de, 1980’li yılların ortalarından itibaren hızla artmış, özellikle Alanya, Gazipaşa ve Anamur gibi Akdeniz kıyı şeridinde bulunan yerlerde yaygın olarak üretilmeye devam ediyor.

Ne yazık ki, Türkiye’de avokado meyvesi çok az tüketiliyor. Bunun en önemli nedeni de bizim damak tadımıza uymaması. Op. Dr. Betül Görgen, E ve C vitamini açısından da zengin olan bu meyveyi tüketmeleri için insanları bilinçlendirmenin önemli olduğunu sözlerine ekledi.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.