Âhirette İmanın Faydaları Nelerdir?

İnsan zamanla herşeyi satın alırda, dünyanın tüm servetlerine de sahip olsa zamanı geri alamaz. İnsan ömrü denen zaman da o kadar kısadır ki hiçbir şey anlamadan gelir geçer. Peki müslümanın bu kısa dünya hayatını nasıl görmeli ve nasıl değerlendirmelidir. Her anı çok kıymetli olan bu zamanlar hayırlı işlere layık değil midir? Ahiretimizin tarlası olan dünyaya Allah'ı (cc) razı edecek salih ameller ekip hasatı ahirette almak akıllıca değil midir?

Cenâb-ı Hak, mücrimlerin dünya hayatının âhiret karşısındaki durumunu şöyle tarif edeceklerini bildiriyor:

كَاَنَّهُمْ يَوْمَ يَرَوْنَهَا لَمْ يَلْبَثُوا اِلَّا عَشِيَّةً اَوْ ضُحٰیهَا

“Kıyâmet gününü gördüklerinde, (dünyada) sadece bir akşam vakti ya da kuşluk zamanı kadar kaldıklarını sanırlar.” (en-Nâziât, 46)

Hakikatten gafil olan insan; dünyanın peşin fakat süflî ve fânî zevklerini tercih ederek, sonsuz ve ulvî âhiret hayatını hebâ eder. Âyet-i kerîmede buyurulur:

“İşte onlar, âhirete karşılık dünya hayatını satın alan kimselerdir. Bu yüzden ne azapları hafifletilecek ne de kendilerine yardım edilecektir.” (el-Bakara, 86)

Bu hakikati idrâk eden, dünyaya zerre kadar değer vermez. Mevlânâ Hazretleri buyurur:

“Eğer zavallı, âhiretten kıl ucu kadar bir şey görseydi; «Böyle ömür senin olsun.» derdi.”

İnsanın dünya hayatına aldanması, çöllerdeki serapları derya zannetmesi gibidir. Eğer âhiret saâdetini satıp dünyayı almaya kalkarsa, eline pişmanlık ve hüsran ateşiyle kavrulan avuç avuç kumdan başka hiçbir şey geçmeyecektir.

Âdî muhabbetler, gel-geç sevdalar ve yalancı lezzetlerin seraplarına aldananlar, bâkî nimetlerden nasîb alamaz. Hâlleri hazan bahçelerine benzer. İhtiras ve ızdırap solgunluğu içinde sallanıp dururlar.

Hâlbuki hayatın zafer ve saâdeti, nefsin hoyratlığını bertarâf etmekle elde edilir.

Bunu gerçekleştirebilmek için düşünmeli;

GEÇEN HER SANİYENİN KIYMETİNİ BİLİN

Cenâb-ı Hak, asra yemin ediyor. Akıp giden zamana yemin ediyor. Her şey borç alınır, verilir, fakat zaman denen cevher asla…

Ne gariptir ki, her insan öleceğini yakînen bilir. Fakat pek çok zavallı ondan gaflete düşmek hamâkatini gösterir. قَمْطَرٖ۪يرًا عَبُوسًا يَوْمًا / Sert ve belâlı günün (el-İnsan, 10) dehşetli sahnelerini bize âdetâ seyrettiren Kur’ân-ı Kerim; mücrimlerin bu gafleti şöyle anlatacaklarını beyân eder:

Cennetlikler mahşerde cehennemliklere sorarlar:

“Sizi sekar cehennemine (yakıp kavurucu ateşe) sürükleyen nedir?” (el-Müddessir, 42)

Onlar da şöyle cevap verirler:

“–Biz namaz kılanlardan değildik,

–Yoksulu da doyurmazdık,

–(Bâtıla/azgınlığa) dalanlarla birlikte biz de dalardık,

–Ceza (ve hesap) gününü (âhireti) de yalan sayardık. (Fakat) sonunda ölüm gelip çattı!..” (el-Müddessir, 43-47)

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yüzakı Dergisi, Aralık 58.Sayı 2009

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.