mümin   (2822 içerik bulundu)

“Allahümme Fe Eyyüme Müminin” Duası İle Arapça Türkçe Okunuşu ve Anlamı

“Allahümme fe eyyüme müminin...” duası ne için okunur? Hadisi şerifte geçen geçen “Allahümme fe eyyüme müminin...” duasının Arapça Türkçe okunuşu ve anlamı...

Cennete Yüzleri Nurlu, El ve Ayakları Parlak Olarak Gidecek Müminler

Peygamberimizin (s.a.v.) cennete yüzleri nurlu, el ve ayakları parlak olarak geleceklerini müjdelediği müminler...

Müminin Miracı

Müminin miracı nedir? Ahirette ilk sorulacak amel nedir? Namazın insana hissettirdikleri nelerdir? Dinimizde namazın önemi nedir? Osman Nuri Topbaş Hocaefendi a

Kur’ân-ı Kerim’e Göre Mümin Yüreği

Gönül nasıl genişler? Mümin günah işler mi? Mümin bir kalbe sahip olan kimselerin vasıfları nelerdir? Kur’ân-ı Kerim’e göre mümin yüreğin özellikleri.

Rabbimiz, Müminleri Yalnız ve Yardımsız Bırakmaz

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan bu haftaki cuma hutbesi “Rabbimiz, Müminleri Yalnız ve Yardımsız Bırakmaz” başlığıyla yayınlandı.

Müminin Boykot Hassasiyeti Nasıl Olmalıdır?

Zâlim siyonistlerin, Gazzeli kardeşlerimize yaptıkları zulme alenen desteğini açıklayan bütün firmalara karşı dünya genelinde bir boykot uygulanıyor. Bir mü’min

Mümin Kardeşin, Şu Üç Hasletle Senden Nasibini Alsın

Yahya bin Muâz Hz. “Mü’min kardeşin, şu üç hasletle senden nasibini alsın” buyuruyor.

İmanı Aşkla Yaşayan Mümin

İmanın alâmeti nedir? İmanı aşkla yaşayan mümin kendisini nasıl hisseder?

Müminlerin Ebedi Yurdu

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan bu haftaki cuma hutbesi “Müminlerin Ebedi Yurdu: Cennet” başlığıyla yayınlandı.

Zulüm ve Soykırıma Karşı Gazzeli Kardeşlerimizin Mücadelesine Mümince Bakış

Mazlum Filistinli kardeşlerimiz, günlerdir zâlim siyonistler tarafından soykırıma tâbî tutuluyor. Bu vahşet karşısında kalplerimiz daralıyor, yüreklerimiz parça

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.