aziz mahmud hüdayi hazretleri   (156 içerik bulundu)

Aziz Mahmud Hüdâyi Hazretleri'nin Kabul Olunan Duası

Azîz Mahmûd Hüdâyî Hazretleri’nin yaptığı ve herkes tarafından bilenen duâ... Bütün ulemâ ve evliyâ, bu duânın kabûl olduğunu, bu yola mensup olanların denizde

Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri Türbesi Nerede?

İstanbul’daki büyük velilerden Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri kısaca kimdir? Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri Türbesi nerede? Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri Türbesi’

Kadı Mahmud, Nasıl Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri Oldu?

Kadı Mahmud Efendi, nasıl Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri olmuştur?

Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri Kimdir?

Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri nerede doğdu? Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri hangi padişah devrinde yaşadı? Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri evlendi mi? Aziz Mahmud H

Bursa Kadısı Mahmûdʼu “Aziz Mahmud Hüdâyî Hazretleri” Yapan Sır

İrfan mektebinin ilk ve son dersi nedir? Mevlânâ Hazretleri ve Şems-i Tebrizî arasındaki muhabbetin hikmeti nedir? Bursa Kadısı Mahmud'u, Aziz Mahmud Hüdayi Haz

Aziz Mahmud Hüdâyî Hazretleri Kimdir?

Aziz Mahmud Hüdâyî Hazretleri kimdir? Nerede doğdu? Soyu nereye dayanır? Kadılık görevini bırakarak Tasavvuf ile tanışan Kadı Mahmud'un, Aziz Mahmud Hüdâyî Hazr

Aziz Mahmûd Hüdâyi Hazretleri’ni Anma Programı Düzenleniyor

Aziz Mahmûd Hüdâyi Vakfı Kültür Ünitesi tarafından 19 Ekim 2019 Cumartesi günü Üsküdar'da düzenlenecek olan Hüdâyi Hazretleri’ni anma programına davetlisiniz.

Aziz Mahmud Hüdayi Hazretlerinin Sultan I. Ahmet’e Vasiyeti

Yazar Bahadır Yenişehirlioğlu, Osman Nuri Topbaş Hocaefendi’nin kaleme aldığı Tarihe Yolculuk eserinden “Aziz Mahmud Hüdayi Hazretlerinin Sultan I. Ahmet’e Vasi

Aziz Mahmud Hüdayi Hazretlerinin Sevilen İlahileri

Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri'nin sevilerek dinlenen ilahilerini sizler için derledik.

Aziz Mahmûd Hüdâyî Hazretleri'nin Çilehânesi...

Aziz Mahmûd Hüdâyî Hazretleri'nin Bursa'dan İstanbul'a gelişlerinin ardından "çilehâne" olarak kulladıkları mekân ile özdeşleşen bir mescid: Çilehâne Mescidi. B

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.