6 Aylık Bebeği Açlıktan Hayatını Kaybetti

Yemen'de iç savaştan dolayı evlerini terk etmek zorunda kalan ve ikisi engelli 4 çocuğuyla yollara düşen Murşid ailesi, 6 aylık bebeklerini gıda yetersizliği nedeniyle kaybetti.

Ülkenin doğusundaki Taiz ilinde yaşayan çok sayıda Yemenli, Husilerin kuşatması sırasında çıkan çatışmalardan dolayı yerlerinden oldu.

Evlerini geride bırakıp nispeten güvenli bölgelere sığınan Yemenliler, içinde hemen hiçbir şey olmayan derme çatma çadırlarda toprak üzerinde uyuyarak yaşama tutunmaya çalışıyor.

Gıda yetersizliği ve kötü barınma koşulları hastalıklara ve zaman zaman da ölümlere yol açıyor.

Taiz'in El-Kedha bölgesindeki çatışmalardan kaçarak ailesiyle kent yakınlarındaki bir kampa sığınan ve en küçük çocuğunu açlık ve hastalık nedeniyle toprağa veren baba Musik Hasan Murşid (27) yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.

ENGELLİ İKİ ÇOCUĞUMU SIRTIMA ALARAK İKİ GÜN YÜRÜDÜM

Hasan Murşid, "Dört çocuğum vardı. Çocuklarımdan ikisi engelli. 2016'da bizim bölgemizde Husilerle çatışmalar başlayınca apar topar evden ayrılmak zorunda kaldık." dedi.

Engelli iki çocuğunun yürüyemediğini belirten Murşid, şöyle devam etti:

"İki çocuğumu ben aldım, 6 aylık bebeğimiz Akil'i ise eşim taşıyordu. İki engelli çocuğumu sırtımda taşıyarak iki gün boyunca yürüdüm ve en sonunda buraya ulaştık."

Fırtınalı ve çok şiddetli yağışın olduğu bir gece kampa vardıklarını söyleyen Murşid, "Ne yatak, ne çadır ne de başka bir şeyimiz vardı. Kartonların üzerinde yattık." diye konuştu.

BEBEĞİ GIDA YETERSİZLİĞİNDEN HAYATINI KAYBETTİ

Yemenli baba, en küçük çocukları 6 aylık Akil'in yolda çok yorulduğunu, açlıktan iyice zayıf düşerek hastalandığını ve durumunun giderek ağırlaştığını dile getirdi.

"Bebeğimiz bir haftadır hastaydı, ben de onu hastaneye götürmek için para arıyordum." diyen Murşid, 3 bin riyal (65 TL) borç para bulduğunu ve bebeğini kucağına alıp hastaneye götürdüğünü ifade etti.

Murşid, "Hastaneye gittim ama beni başka bir hastaneye yönlendirdiler. Çocuğumun durumu yolda iyice ağırlaştı, hastaneye gittiğimde ise gözlerimin önünde öldü. Neredeyse aklımı kaybedecektim. Akil'in naaşını aldım ve karşıdaki vadiye defnettim." dedi.

Bebeklerini kaybettikten sonra günlerce konuşamadıklarını belirten Murşid, şu anda geride kalan çocuklarının sıkıntılarına çare bulmak için çabaladığına işaret etti.

- Engelli iki çocuğu gıda yetersizliğinden gelişme bozukluğu yaşıyor

Murşid, engelli çocuklarının da yetersiz beslenme sorunuyla karşı karşıya olduklarını, onları hastaneye götürdüğünü ancak sadece 1 haftalık tedaviye parasını yettiğini ifade etti.

"İki çocuğum da engelli. Tekerlekli sandalye almak istiyorum ama param yok. Onları bu halde görünce ne yapacağımı bilmiyorum." diyen Murşid, sürekli iş aradığını ve buldukça gündelik işlerde çalıştığını söyledi.

Murşid, yerlerde emekleyerek oynayan kız çocuklarından birinin 9, diğerinin ise 5 yaşında olduğunu, ancak yetersiz beslenmeden dolayı gelişme bozukluğu yaşadıklarını ve çok daha küçük göründüklerini sözlerine ekledi.

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.