300 Bin Kişi Bir Yudum Su Bekliyor

Kenya'nın Kilifi eyaleti kuraklıkla kavrulurken, köylerde yaşayan 300 bin kişi açlık ve susuzluğun etkisi altında yaşam mücadelesi veriyor. Bölgedeki yetkililer, 6 aydır yağmur yağmayan eyalette, insanların çok zor durumda olduğunu söyleyerek, yardım çağrısı yaptı.

Kenya'nın kıyı bölgesindeki Kilifi eyaleti kuraklıkla kavrulurken, köylerde yaşayan 300 bin kişi açlık ve susuzluğun etkisi altında yaşam mücadelesi veriyor.

Kenya Müslümanlar Birliğinin (SUPKEM) Kilifi eyaleti temsilcisi Raşid Muhammed, bölgede 6 aydır yağmur yağmadığını ve içecek su sıkıntısı yaşayan 300 bin köylünün çok zor durumda olduğunu söyledi.

Kilifi eyaletindeki Mirihini köyü muhtarı Francis Makubo da köylülerin aç olduğunu ve bu yıl uzun süre yağmur yağmadığından içecek temiz sularının kalmadığını ifade etti.

Makubo, otlakların kurumasından dolayı köyde birçok hayvanın telef olduğunu ve çok sayıda ailenin kuraklık nedeniyle göç etmek zorunda kaldığını dile getirdi.

Mirihini köyündeki kadınlar da nadiren yağan yağmur suyunu biriktirmek için kendi imkanlarıyla baraj yapmaya çalışıyor.

Başkent Nairobi'ye yaklaşık 700 kilometre uzaklıkta bulunan Kilifi'de, bir yudum içecek suya hasret kalan köylülere birkaç hayırsever dışında yardım eden yok.

Aslen Afgan kökenli olan ve Kenya'da yaşayan 28 yasındaki Süfyan Han, kuraklığın etkilediği köyleri tek tek dolaşarak tankerlerle su dağıtmaya çalışıyor.

"Yağmur suyunu biriktirip kullanıyorlar."

Süfyan, "Kuraklık, bu bölgeyi her yıl etkiliyor. Burada yaşayan insanların hayatları yağmur suyuna bağlı. İnsanlar yağmur suyunu barajlarda biriktirmek suretiyle kullanıyor. Ancak birkaç ay yağmur yağmadığı zaman kuraklık tekrar baş gösteriyor." ifadelerini kullandı.

Bölgedeki coğrafi koşulların su kuyusu açmayı çok zorlaştırdığını ifade eden Süfyan, su çok derinde olduğu için kuyu açtırmanın çok masraflı olduğunu ve köylülerin su kuyusu açtırmaya maddi imkanlarının yetmediğini söyledi.

Süfyan, kuraklığın yaşandığı köylere her hafta tankerlerle su getirdiğini ancak taşıma suyun yalnızca geçici bir çözüm olduğunu aktardı.

Bir tanker suyun maliyeti 150 dolar

Kenya hükümetinin bölgeye yönelik yardımlarının yetersiz kalması nedeniyle hayırseverler tarafından köylere haftada birkaç kez tankerlerle su taşınıyor. Belirli noktalarda su dağıtımının yapıldığı bölgede, bir tankerin maliyeti 150 dolar.

Bir bidon su alabilmek için 15 kilometre uzaklıktaki evinden yürüyerek gelen dört çocuk annesi Gladias Kawada, su olmadığından evde ekmek dahi pişiremediğini söyledi.

Gladias gibi, diğer köylüler de su alabilmek için kuyrukta saatlerce beklemek zorunda kalıyor.

Sıcaklıktan kavrulan bölgede bitki örtüsü de yok olmak üzere

Uzun süredir kuraklıkla boğuşan Doğu Afrika ülkesi Kenya'nın kıyı eyaletlerinde etkili olan kuraklık nedeniyle köylerdeki su kaynağı tükenirken bitki örtüsünün neredeyse tamamı kurumuş vaziyette.

Kenya Ulusal Kuraklık Yönetim Merkezi (NDMA) verilerine göre, Garissa, Narok ve Tana River eyaletlerindeki otlakların bir aydan az bir sürede tükeneceği tahmin ediliyor.

Kuraklık yüzünden yüzlerce köylünün hayvanı telef olurken, tarlalardaki mahsuller kullanılamaz hale gelmiş durumda.

En önemli geçim kaynağı hayvancılık olay köylüler, hayvanları için başka köylerden parayla ot temin etmeye çalışıyor.

NDMA tarafından yayınlanan kasım ayı bülteninde, ülkede 1,3 milyon kişinin açlık tehlikesiyle karşı karşıya olduğu belirtildi.

Kaynak: Yenişafak

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.