2016'de İstanbul'da Hatimle Teravih Namazı Kılınacak Camiler

Ramazan ayında geleneksel hale gelen hatimle teravih namazı, bu sene İstanbul'da 81 camide uygulanacak. Binlerce Müslümanın yoğun ilgi gösterdiği hatimle teravih, her ilçede en az 1 camide kılınıyor.

Her ramazan ayında olduğu gibi bu yıl da İstanbul Müftülüğü'nce ilçe müftülükleriyle irtibata geçilerek belirlenen şehir genelindeki 81 camide hatimle teravih namazı kılınıyor. Teravih namazının yanı sıra hatmin de sevabından yararlanmak isteyen vatandaşlar, önceki senelerde olduğu gibi bu sene de hatimle teravih namazı kılınan camilere akın ediyor.

Anadolu'nun köklü bir geleneği olan ve bir ara unutulmaya yüz tutan ancak son yıllarda halkın tekrar teveccüh gösterdiği hatimle teravih namazına katılan vatandaşlar yoğun ilgi gösteriyor.

EN ÇOK HATİMLE TERAVİH FATİH'TE KILINIYOR

Aralarında Şehzade ve Mihrimah Sultan gibi tarihi camilerin de bulunduğu toplam 21 camide hatimle teravih namazı kılınan Fatih, İstanbul'un en çok hatimle teravih namazı kılınan ilçesi konumunda.

İstanbul Müftülüğü'nden yapılan yazılı açıklamaya göre, hatimle teravih namazı kılınacak cami ve mescitler şöyle:

-Arnavutköy'de Taşoluk Yeşil Camiî,

-Ataşehir'de Müminderesi Camiî,

-Avcılar'da Fetih Camiî,

-Bağcılar'da Yaşar Acar Camiî,

-Bahçelievler'de Kandil Camiî,

-Bakırköy'de M. Kemal Kıymet Demir Mescidi,

-Başakşehir'de Hz. Bilal-i Habeşi Camiî ve Demirciler Sitesi Camiî,

-Bayrampaşa'da Kocatepe Camiî ve Altıntepsi Merkez Camiî,

-Beşiktaş'ta Yıldız Hamidiye Camiî ve Beşiktaş Humayun-u Abat Camiî,

-Beykoz'da Hacıalibey Camiî ve Beykoz Fıstıkaltı Camiî,

-Beyoğlu'nda Fındıklı Molla Çelebi Camiî,

-Büyükçekmece'de Fatih Camiî ve Büyükçekmece Tepecik Yeni Camiî,

-Çekmeköy'de Hz. Hüseyin Camiî,

-Esenler'de Cabir Bin Abdullah Camiî,

-Esenyurt'ta Yenikent Ulu Camiî,

-Eyüp'te Kızılmescit Camiî ve Eyüp Seferağa Sanayi Sitesi Camiî,

-Fatih'te Canfeda Hatun Camiî, Hekimoğlu Ali Paşa Camiî, Hoca Üveys Camiî, İskenderpaşa Camiî, Kumrulu Mescit, Mustafa Muslihiddin Yarhisar Camiî, Sanki Yedim Camiî, Şehzade Camiî, Tahirağa Camiî, Kürkçübaşı Ahmet Şemsettin Camiî, Çakırağa Camiî, Mihrişah Hacı Kadın Camiî, Behram Cavuş Camiî, İskenderçelebi Camiî, Çoban Çavuş Camiî, Civizade Kalburcu Mehmet Efendi Camiî, Sohta Sinan Camiî, Nakilbent Camiî, Karaali Mescidi ve Mihrimah Sultan Camiî.

-Gaziosmanpaşa'da Hacı Salih Efendi Camiî, Prof. Mahmut Esat Coşan Camiî ve Küçükköy Merkez Camiî,

-Güngören'de Gençosman Camiî, Kadıköy'de Haydarpaşa Camiî,

-Kağıthane'de Sadabad Camiî,

-Kartal'da Hasan Tahsin Uğur Camiî ve Tamirhane Merkez Camiî,

-Küçükçekmece'de Sefaköy Çarşı Camiî,

-Maltepe'de Hüsniye Arat Camiî,

-Pendik'te Sahil Camiî ve Esenyalı Yeni Camiî,

-Sancaktepe'de Samandıra Merkez Camiî,

-Sarıyer'de Mahmut Çavuş Camiî,

-Sultanbeyli'de Ulu Camiî ve Rıfat Börekci Camiî,

-Sultangazi'de Mescidi Selam Camiî ve Hasan Muhammed Ali Camiî,

-Şişli'de Hacı Tevfik Ağazade (Konyalı) Camiî, -Tuzla'da Zeytinlik Camiî,

-Ümraniye'de İmam-ı Azam Camiî ve Mustafa Avni Camiî,

-Üsküdar'da Çilehane Camiî ve Üsküdar Geredeli Camiî

Zeytinburnu'nda Demirciler Sitesi Camiî ile Atagarajı Camiî.

Kaynak: İstanbul Müftülüğü

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

  • Yukarıdaki bilgilerden üsküdar geredeli camii yanlış. Kara davut camii'nde kılabilirler.

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.